CEVAP VERECEĞIM - Almanca'ya çeviri

• beantworten
• ich antworte
• beantworte
• bekommen meine Antwort

Cevap vereceğim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Ne cevap vereceğim?
Was antworte ich darauf?

Cevap vereceğim ama sorman gerek.
Ich beantworte sie, aber du musst sie stellen.

Her sorunuza cevap vereceğim ama sadece pencere açık olduğu sürece.
Ich beantworte jede Ihrer Fragen, aber nur, wenn das Fenster offen ist.

Size cevap vereceğim Bay Manas Sethi.
Ich antworte, Mr. Manas Sethi.

Cevap vereceğim. Buraya, sana bir şey sormak için geldim.
Ich bin hergekommen, um Sie etwas zu fragen. Ich werde sie nicht beantworten.

Hakkımda bir soruya cevap vereceğim. Güzel.
Schön. Ich beantworte eine Frage über mich..

Sorunuza sırf yorgunluktan cevap vereceğim… ama gerçekten ne diyeceğimi bilmiyorum. Pekala.
Doch ich weiß nicht, was ich gleich sage. Nun, ich beantworte die Frage aus schierer Ermüdung.

Cevap vereceğim ve sonra da çekip gideceğim.
Ich werde antworten und dann gehen.

Sorularınıza cevap vereceğim, siz benim sorularıma cevap verdikten sonra.
Ich beantworte die Frage, wenn Sie meine beantworten..

Cevap vereceğim.
Ich gebe Antworten.

Sen çağıracaksın, ben cevap vereceğim”( Eyüp 14:14, 15).
Du würdest rufen, und ich würde Dir antworten"(14:13-15).

Ve size cevap vereceğim-'' Evet, yapabilirsiniz!''.
Und ich werde dir antworten-"Ja, das kannst du!".

Ve size cevap vereceğim-'' Yarışmalar''!
Und er wird dir antworten-"Wettbewerbe"!

Hepsine cevap vereceğim.”.
Ich beantworte alle.“.

Sen çağıracaksın, ben cevap vereceğim”( Eyüp 14:14, 15).
Du wirst rufen, und ich, ich werde dir antworten“(Hiob 14:14, 15).

Ne cevap vereceğim sana.
Was soll ich Dir zur Antwort geben.

Ben de cevap vereceğim'' Allahım! Seni mutlu etmek için!
Und ich werde antworten," Mein Herr! Nur um dich glücklich zu machen!

Sorduklarında ne cevap vereceğim?
Was antworten, wenn sie fragen?

Soruya soruyla cevap vereceğim ama.
Die Frage mit einer Frage zu beantworten, aber.

İyi duyamadığım için yanlış cevap vereceğim korkusu ile sosyal aktivitelerden uzak duruyorum.
Ich vermeide soziale Aktivitäten, weil ich nicht gut höre und fürchte, falsch zu antworten.