Gercek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Mr. Minogue cok şeker bir adam-- gercek bir hristiyan centilmen.
O hisler gercek degil.
Burada asagida, Tut bunu, bu gercek bir film, Rick Kay yaziyor.
Secildikten bir yil sonra, kendisine gercek bir ev alip taşindi.
Tuhaf ama gercek.
Götürecek söz veririm. Bu sefer beni gercek okuluma.
Bu dusunceler aleminde meydana gelir… ne zamanki gercek dunya bizi tatmin edemezse.
Ve bu Tanrinin gercek ve ebedi oldugu anlamina geliyor.
Bu sefer beni gercek okuluma götürecek söz veririm.
Hayir, Gothamin gercek bir kahramana ihtiyaci var.
Gothama gercek bir kahraman lazim.
Gercek Philly o degil.
Elainenin gercek inananı.
Pacey, Gercek bir ahmaktım.
Ve simdi o gercek. Daha fazlasini istiyorum.
İnsan Yapayalnizdir- Gercek Mutlak Varlik Yüce Allahtır!
Gercek adi Dick Whitman. Ama.
Bunların ikisi de gercek nesneler.
Jayden.- Hayaletler gercek değil, biliyorsun.
ve bu, sana gore, gercek koprunun hareketini taklit ediyor?