GITMEZ - Almanca'ya çeviri

geht
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
hin
gitmek
gidiyor
gösterir
oraya
yere
giderim
nereye gidiyorsun
gideceğiz
götür
koy
weg
uzak
kayıp
ayrılmak
çıkmak
yolu
gitti
yol
uzaklaş
çek
gideli
fährt nicht
araba kullanmayı
verschwinden
kaybolur
kayboluyor
yok
kayboluşu
çıkmak
kayıp
gitmemiz
ortadan kaybolmak
gidelim
ortadan kaybolur
läuft
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor
gehen
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
nicht weitergehen
devam edemez
gitmez
los
hadi
haydi
oluyor
var
gitmem
gidelim
başla
sorun
yürü
derdin
reist
seyahat
gitmek
gezmek
gezi
dolaşmak
travel
yolculuk

Gitmez Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Parsa partiye gitmez.
Parsa geht auf keine Parties.
Yaşında genç bir kız Las Vegasa yalnız gitmez.
Ein Mädchen von 19 fährt nicht allein nach Las Vegas.
Hayat asla plana göre gitmez.
Das Leben läuft nie nach Plan.
Buradayken hiç uzun süre için gitmez.
Er ist nie lange weg.
Bu böyle gitmez.
So kann das nicht weitergehen.
Şey ışıktan hızlı gitmez. Dedikodu dışında hiçbir.
Außer Klatsch und Tratsch. Nichts reist schneller als das Licht.
O kafe dışındaki hiçbir yere iki defa gitmez.
Er geht nirgendwo zwei Mal hin, ausser in diesen Laden.
Onsuz asla gitmez.
Er lässt es nie los.
Amerikada kimse düğüne yemek için gitmez.
In Amerika geht keiner wegen des Essens auf Hochzeiten.
Mark Hamill:'' Aslında kimse gerçekten gitmez.''.
Mark Hamill:"Niemand ist jemals wirklich weg".
Bir çocuğu öldüren kişi denize gitmez.
Denn wer ein Kind getötet hat, fährt nicht ans Meer.
Hayat hiçbir zaman bizim istediğimiz gibi gitmez, değil mi?''?
Das Leben läuft nie so, wie wir es uns wünschen, nicht wahr?
Rygel Evinden hiç bir Hükümdar asla geriye doğru gitmez! Ha!
Oh! aus dem Hause Rygel reist je rückwärts. Kein Dominar Rückwärts?
Silerim… Silerim onu, hiçbir yere gitmez.
Er kommt nirgends hin.
Neden hiç kimse polise gitmez ki?
Wieso geht niemand einfach mal zur Polizei?
Pekâlâ, yer gösterici gider gitmez yer bulup oturacağız.
Okay, wenn der Platzanweiser weg ist, schnappen wir uns die Sitze.
Yaşındaki bir kız Las Vegasa yalnız gitmez.
Ein Mädchen von 19 fährt nicht allein nach Las Vegas.
Onlar hiçbir güzellik salonuna gitmez ve bir uzmana danışmaz.
Sie gehen in keinen Schönheitssalon und fragen keinen Fachmann.
O kafe dışındaki hiçbir yere iki defa gitmez.
Sonst geht er nirgendwo zweimal hin.
Oraya kimse gitmez.
Keiner geht dahin.
Sonuçlar: 324, Zaman: 0.0538

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca