Hapse girmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Hey dostum hapse girmek zorundamıyım.
Hapse girmek istemiyorum Jack.
Ben hapse girmek istiyorum.
Belki sizinle beraber hapse girmek istemiyordur.
Hayır ama arkadaşımızı satıp hapse girmek de istemiyorum.
Evet. Yapmadığım bir şey için hapse girmek istemiyorum.
Ciddi misin? Hapse girmek istemiyorum?
Koca çenen yüzünden hapse girmek istemiyoruz.
Onu öldürmek için hapse girmek zorundasın.
Tekrar söyler misiniz neden hapse girmek istemeyeyim?
Gitmemiz gerek. Hapse girmek istemiyorum.
Piyadelere katılmak ya da hapse girmek.
Galiba bu elemanlar hapse girmek istiyor.
Hapse girmek istemiyorum, Harvey.
Hayır, hapse girmek istemiyorum.
Hapse girmek istemiyor, böylece ona babalık yapabilir.
Ben hapse girmek istemiyorum baba.
Bin dolar için hapse girmek istiyor musun gerçekten?
Bekleyin, hapse girmek istemiyorum.
Başına gelebilecek en kötü şey hapse girmek değil. Sakın telefonu suratıma kapatmaya kalkma!