HERHÂLDE - Almanca'ya çeviri

wohl
sanırım
muhtemelen
galiba
iyi
acaba
belki
bence
anlaşılan
rahat
belli
wahrscheinlich
muhtemelen
büyük olasılıkla
belki
olası
galiba
herhâlde
büyük ihtimal
sicher
emin
elbette
kesinlikle
kesin
muhtemelen
mutlaka
tabi
şüphesiz
güvenli
güvende
vermutlich
muhtemelen
sanırım
belki
belki de
galiba
herhâlde
büyük ihtimal
tahminen
vielleicht
belki
olabilir
muhtemelen
acaba
galiba
herhâlde
doch
ancak
fakat
değil mi
de
öyle
oysa
zaten
yine
keşke
elbette
bestimmt
belirler
muhtemelen
kesinlikle
kesin
mutlaka
belirlenir
olmalısın
belli
muhakkak
belirli
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
muss
gerekir
gerekiyor
gereken
gerekecek
lazım
mutlaka
hemen
gerekiyor mu
şart
zorunda
ich glaube
inanmak
inanayım
inanırım
inanıyorum
ben inanarak
ich nehme an

Herhâlde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu herhâlde 98 yılına ait.
Das muss von 1998 sein.
Herhâlde, çünkü ben öğle yemeğine kalıyorum.
Vielleicht, weil ich zu Mittag bleib.
Herhâlde Enstitü başkanlığını benden alacaklar.
Er wird mich vermutlich als Institutsleiter ablösen.
Herhâlde yaratıklar hakkında hiçbir şey bilmediğim için.
Wahrscheinlich, weil ich nichts über Tiermenschen wusste.
Herhâlde bir şey istiyorsun.
Sie wollen sicher irgendwas.
Lois yapmıştır herhâlde.
Lois hat ihn wohl gemacht.
Herhâlde birbirimizle daha fazla konuşup,
Ich nehme an, wir müssen anfangen mehr zu reden
Herhâlde ondan kurtulmaya çalışıyordu.
Ich glaube, sie wollte es loswerden.
Bunun kınanması gerektiğini söylemiyorsun herhâlde, değil mi? Kalim?
Kalim. Du sagst doch nicht, dass wir das verurteilen sollen, oder?
Herhâlde kimsenin bir şey yazmadığını söylerdim.
Vermutlich, dass niemand irgendetwas schreibt.
Eh, Hindenburgun düşüşünü izlemek herhâlde bunun gibi bir şey olmuştur.
Also… wenn man die Hindenburg abstürzen sah. So muss das gewesen sein.
Herhâlde kediyi beslemeye geldiğin içindir, doğru mu?
Da waren Sie wahrscheinlich die Katze füttern?
Uyuyakaldım herhâlde, en fazla 20 dakika uyumuşumdur.
Vielleicht bin ich eingeschlafen, aber höchstens 20 Minuten.
Adamlar sizi seviyordu herhâlde.
Die Männer haben sie sicher geliebt.
Sigrit! Anahtarını unutmuş herhâlde.
Sie hat wohl den Schlüssel vergessen. Sigrit!
Herhâlde bu deney Jeffersonian için?
Ich nehme an, das Experiment ist für das Jeffersonian?
Herhâlde Moo-gangın ekibi bu davaya bakmıyor.
Ich glaube, Moo-gangs Team hat mit dem Fall nichts zu tun.
Orada değildir herhâlde… Sakura-han? Nerede acaba?
Er wird doch nicht… Sakura-han?
Herhâlde milyonlar.
Vermutlich Millionen.
Eh, Hindenburgun düşüşünü izlemek herhâlde bunun gibi bir şey olmuştur.
So muss das gewesen sein, wenn man die Hindenburg abstürzen sah. Also.
Sonuçlar: 810, Zaman: 0.0566

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca