IKI YABANCI - Almanca'ya çeviri

zwei Fremde
iki yabancı
zwei ausländische
zwei Fremden
iki yabancı
zwei Ausländer
i̇ki yabancı

Iki yabancı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Elbet bir gün buluşacağız fakat iki yabancı olarak karşı karşıya geleceğiz!
Wenn wir uns eines Tages wiedersehen, werden sich zwei fremde Herzen gegenüberstehen!
Aynı çatı altında biz iki yabancı gibi.
Wir liegen wach, wie zwei fremde unter einem dach.
Iki yabancı şeytan iş birliği yapıyor.
Die beiden fremden Teufel machen gemeinsame Sache.
İddiaya göre iki erkek şahıs geceyi iki yabancı uyruklu kadınla geçirdi.
Ein mann will, dass zwei fremde die ganze nacht seine drogen-freundin benutzen.
Efendim, iki yabancı buradalar.
Herrin, hier sind 2 Fremde.
O iki yabancı kimdi? Bekle. Kuduriks?
Grautvornix, warte! Wer waren die beiden Fremden?
Kuduriks. O iki yabancı kimdi? Bekle?
Grautvornix, warte! Wer waren die beiden Fremden?
Yani iki yabancı neden evlenemesin ki?
Warum sollten 2 Wildfremde nicht heiraten?
Bekle. O iki yabancı kimdi? Kuduriks?
Grautvornix, warte! Wer waren die beiden Fremden?
Sadece iki yabancı gözlemciye izin verildi.
Nur 2 Ausländerin sind erlaubt.
Bu iki yabancı….
Die beiden Fremden.
İlk kez iki yabancı da gördüm.
Das erste mal war es von zwei fremden.
Ne diye iki yabancı uğruna arkadaşlarınız ve ailenizin hayatını riske atasınız?
Warum sollten Sie das Leben Ihrer Freunde und Familien für zwei Fremde riskieren?
Hikaye kısaca iki yabancı arasında geçiyor.
Eine Kurzgeschichte über zwei Fremde.
Müdürün odasında iki yabancı oturuyordu.
Im Büro des Vorgesetzten sitzen drei Fremde.
Siz iki yabancı burada ne yapıyorsunuz?
Was wollen die beiden Fremden denn hier?
Adli tıp uzmanı yüzünde kanla karışık iki yabancı madde bulmuş.
Auf seinem Gesicht wurden, mit Blut vermischt, 2 fremde Substanzen gefunden.
Devam ediyorum:« Bu iki yabancı.
Führt diese beiden Fremdlinge…".
Ama gelmezsem o zaman iki yabancı tarafından gerçekleştirilmiş en güzel öpücük olarak kalacak.
Und wenn nicht, dann war das der vollendetste Kuss, den je zwei Fremde ausgetauscht haben, und das bleibt er dann auch.
Banka soygunundan hemen önce burada yemek yiyen iki yabancı hakkında otoparkta söylenirken benimle tanışmadığını düşünürsek.
Dass Sie mich nicht auf dem Parkplatz aufgesucht hätten, nur um von zwei Auswärtigen zu erzählen, die hier vor dem Bankraubraub gegessen haben.
Sonuçlar: 56, Zaman: 0.0332

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca