Izin vermemeliydim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Gitmelerine asla izin vermemeliydim.
O arabaya binmesine izin vermemeliydim.
Beni sevmene asla izin vermemeliydim.
Gitmene asla izin vermemeliydim.
Mr. Melvillein ayrılmasına asla izin vermemeliydim.
Korkaklık ettim. Gitmene asla izin vermemeliydim.
Senin gibi azimli birinin gitmesine izin vermemeliydim.
O gün okula gitmene izin vermemeliydim.
Onun gitmesine hiç izin vermemeliydim.
O Kelly Clarkson konserine gitmene izin vermemeliydim.
Yapmana asla izin vermemeliydim. Benim kararımdı.
Arabamı sürmene izin vermemeliydim Çünkü bir daha iflah olmaz.
Gelmene izin vermemeliydim.
Benimle olduğunu söylemene asla izin vermemeliydim. Konuşabilir miyiz?
Güzelliğiyle beni kör etmesine izin vermemeliydim. Lanet olsun!
Beysbol sopasını almalarına izin vermemeliydim.
Beni buna ikna etmene izin vermemeliydim.
Benimle sevişmene asla izin vermemeliydim.
Beni ruhsal, fiziksel, duygusal olarak da yok etmesine izin vermemeliydim. Başka yönlerden de mahvetmesine.
Beni bu kahrolası yere gelmeye ikna etmenize izin vermemeliydim.