KAMP YAPMAYA - Almanca'ya çeviri

campen
kamp
zelten
kamp
çadırlarda
kamp yapmayı
Camping
kamp
kamping

Kamp yapmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kamp yapmaya gideceksin değil mi?
Du gehst doch jetzt Zelten, oder nicht?
Kamp yapmaya bayılıyor.
Sie liebt Zelten.
Öyle olsun. Kamp yapmaya gelmediğiniz belli.
Sie sind nicht zum Campen hier.
Sonra da kamp yapmaya gittiniz, mantar yediniz ve oyun bitti.
Dann seid ihr campen gegangen, habt Pilze gegessen, Game Over.
Kamp yapmaya heyecanlı mısın?
Freust du dich aufs Campen?
Ben kamp yapmaya gideceğim ya.
Weil ich jetzt zum Campen fahre.
Ormana kamp yapmaya giderler.
Sie fahren zum Campen in den Wald.
Ormanda kamp yapmaya gidiyorlarmış.
Sie fahren zum Campen in den Wald.
Sizinle Kamp Yapmaya Heyecanlı Olan Mutlu Köpeklerin Yalnızca 23 Fotoğrafı.
Nur 23 Fotos von glücklichen Hunden, die so aufgeregt sind, mit Ihnen zu kampieren.
Bu hafta sonu kızlarla kamp yapmaya gidebilir miyim,?
Darf ich mit den Mädchen am Wochenende einen Campingausflug machen?
Jack, çocukları kamp yapmaya götürür, Rebecca ise beklenmedik haberlerle kendi başına uğraşmak zorunda kalır.
Jack nimmt die Jungs mit zum Campen und lässt Rebecca zurück, die unerwartete Neuigkeiten erfährt.
İyi ki kamp yapmaya kalkmamışız.
Es war gut, dass wir nicht campen mussten.
Çocukların hepsi kamp yapmaya meraklı olurlar.
Alle Kinder sind am Camping interessiert.
Kamp yapmaya karar verdiniz.
Sie beschlossen zu lagern.
Kamp yapmaya gerçekten hazır mısınız?
Seid ihr wirklich bereit für den Feldzug?
Eskiden kamp yapmaya giderdik.
Früher gingen wir zelten.
Şu anda ondan bahsetmem tuhaf mı? Bir keresinde kamp yapmaya gidecektik ve.
Wir hatten mal vor, einen Campingausflug zu machen… Seltsam, dass ich jetzt über sie spreche….
Bir domuz gibi yaşamayı özlediğimizde, kamp yapmaya gideriz.
Wenn wir es vermissen, wie Schweine zu leben, gehen wir zelten.
Harput'ta olduğum 3 yıl içinde kamp yapmaya fırsatımız olmadı.
es während der drei Jahre, die ich in Kharput war, keine Gelegenheit zum Campen gab.
Dört kişilik bu neşeli aile kamp yapmaya karar verdi.
Diese fröhliche vierköpfige Familie entschloss sich zu zelten.
Sonuçlar: 55, Zaman: 0.0346

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca