KONUŞSA - Almanca'ya çeviri

redet
konuşmak
konuşuyor
söz
bahsetmek
hakkında konuşmalıyız
konuşabilir miyiz
hakkında konuşmak istiyorum
sprechen
konuşmak
görüşmek
konuşuyor
konuşur
söz
bahsetmek
hakkında konuşalım
konuşabilir miyim
görüşebilir miyim
hakkında konuşmak istiyorum
reden
konuşmak
konuşuyor
söz
bahsetmek
hakkında konuşmalıyız
konuşabilir miyiz
hakkında konuşmak istiyorum

Konuşsa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve bunu nadiren konuşsa bile takdir ediyor.
Und er schätzt es, wenn auch selten darüber spricht.
Her ne kadar korkunç bir kadın düşmanı gibi konuşsa da.
Auch wenn er es wie ein schrecklicher Frauenhasser ausgedrückt hat.
Ve her ne kadar benimle çizgi romanlardan konuşsa da, resmen çıkma teklif etmedi.
Obwohl wir uns über Comics unterhalten haben, waren wir noch nicht mal richtig aus.
Görünüşe göre öyle. Eğer konuşsa da yine senin.
Ob die mich auch noch mal sprechen wollen.- Anscheinend ja.
Ona sorsana. O yürüyen tümör konuşsa bile bana konuşmaz..
Selbst wenn dieser wandelnde Tumor reden würde, dann sicher nicht mit mir. Frag ihn doch.
Her ne zaman bir kız seninle konuşsa ayağa fırlıyorsun.
Du stehst jedes Mal auf, wenn eine Frau dich anspricht.
Senin aşık olduğun birisi var mı? Ne zaman benimle konuşsa.
Bist du verliebt? Wenn sie mich ansprach.
Bıraksan da, onlar da konuşsa?
Lassen Sie die auch was sagen?
Konusunda ise keske herkes bu konuda daha çok konuşsa.
Und was die Sache noch schlimmer macht: Alle reden darüber.
İnsanlar onun üzerinde konuşsa.
Wenn die leute über das reden.
Ayrıca bir erkek küçük bir çocuk gibi konuşsa hiçbir kızı tavlayamaz.
Und umgekehrt funktioniert das auch nicht. Undenkbar, dass ein Kerl ein Mädchen aufreißt, indem er wie ein kleiner Junge redet.
Onlara melekleri indirsek, kendileriyle ölüler konuşsa ve her şeyi getirip önlerine toplasak,
Und sendeten Wir auch Engel zu ihnen herab, und sprächen die Toten zu ihnen, und versammelten Wir alle Dinge ihnen gegenüber,
Normalde bir baba oğluyla böyle konuşsa şoke olurum ama… onun üstündeki motivasyon gücünü biliyorum.
Normal wäre ich entsetzt über einen Vater, der so mit seinem Sohn spricht, aber ich kenne die motivierende Kraft, die du über ihn hast.
Bilgisi olmayanlar, Allah bizimle konuşsa, yahut bize bir delil, bir mucize gelse dediler.
Die unwissend sind, sagen:«Wenn doch Gott zu uns spräche oder ein Zeichen zu uns käme!».
Açık sözlülüğüne havran kaldım ve keşke daha çok çalışanım… böyle açık yüreklilikle konuşsa.- Marjorie.
Viel mehr meiner Angestellten sollten so mit mir reden. Marjorie, Ich muss sagen, ich bewundere Ihre offene Art.
çok nadir durumlarda da elbette konuşsa bile.
man natürlich nur in den allerseltensten Fällen auch darüber spricht.
Ne zaman konuşsa Gardiyan A tarafından azarlanırdı.
sie wurde oft von Wächterin A gerügt, wenn sie ihre Meinung sagte.
Konuşma onunla Boomer.
Rede nicht mit ihm, Boomer.
Eric, lütfen konuş benimle. Eric.
Eric, sprich bitte mit mir. Eric.
Kendisiyle konuşman gerekiyor.
Du musst mit ihm reden.
Sonuçlar: 47, Zaman: 0.0293

Farklı Dillerde Konuşsa

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca