Reddetmesi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bebeğinizin biberondaki“ yabancı” sütü ilk önce reddetmesi gayet doğaldır.
İntiharı düşünen insanların her tür sohbete katılmayı reddetmesi normaldir.
Bir ziyaretçiyi reddetmesi.
İnsanların iksir lehine ilaç almayı reddetmesi korkunçtur.
Ama burada reddetmesi daha zor bir durum görüyorsunuz.
Davetinizi reddetmesi ne kadar kabaca.
Yine de reddetmesi zor bir adam, Elizabeth.
Bunu birinin reddetmesi mümkün değildir.
Başvurucu askeri üniforma giymeyi reddetmesi nedeniyle 8 defa çeşitli hapis cezalarına mahkûm edilmiştir.
Bir hastanın çalışmaya katılmayı reddetmesi, hasta-hekim ilişkisini hiçbir zaman etkilememelidir.
Beni reddetmesi canımı acıttı. Evlenme teklif etmiştim.
Kabilin adağını Tanrının reddetmesi gibi.
Ayrıca asıl suçlu Muhafazakarların… duygusuzca sorumluluk almayı reddetmesi.
Asıl ironik olan benim hastam olup benimle konuşmayı reddetmesi.
Ronnienin vücudu, Steinin atomlarını… tıpkı bir konakçının paraziti reddetmesi gibi reddediyor.
William Whitehead, Thomas Gray ın reddetmesi ile.
İşin ilginç tarafı halkın bu barış anlaşmasını reddetmesi.
Hastanın cerrahi tedaviyi reddetmesi.
Decca Recordsun The Beatles ile sözleşme imzalamayı reddetmesi.
Tlaibin büyükannesine ziyarete getirilen şartları kızgınlıkla reddetmesi İsraili küçük duruma düşürdü.