Sebeplerinden Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sebebini öğrenmek istediğini biliyorum.
Böyle olmanın sebebi işte bu, Raylan.
Unut artık. Sebebi neydi, John?
Eğer bu meta o hastalarda bu seviyelerde rasyasyona sebep olduysa… bir nükleer bombayla benzer özelliklere sahip demektir.
Sebep Lara, değil mi?
Buraya gelmemin tek sebebi Summerın beni araması.
Bunun için hiçbir sebebin yok ama bence doğru olduğunu biliyorsun.
Hepsinin sebebi bu.
Titremelere sebep olan tek şey Huntington değil.
Sebepler çokda önemli değil.
Sebebi var ve yalan şahit gösterdi.
Babanızın intihar sebebi bu olabilir.
Ama olanların sebebi bu değil, değil mi Samantha?
Başka sebepler de vardı.
Durmamamızın sebebi bu değil.
Patlamanın sebebi hâlâ araştırılıyor.
Başka sebepler de var ama açıklamaya vaktim yok.
Sebebi de biliyorum.
Sebep yok, kanıt yok, tanık yok.
Bunu söylememin tek sebebi sen ve Bay Dantenin.