SEVMEKTEDIR - Almanca'ya çeviri

• liebt
• gerne
• Gefällt
• lieben
• mögen

Sevmektedir Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Arif karısı ile karşılıklı olarak birbirini çok sevmektedir.
Heller und seine Frau lieben einander innig.

Çünkü Allah bizi sevmektedir.
Denn: Gott liebt uns.

Ranvirin kişisel sekreteri olan Sophia onu sevmektedir.
Sophia, persönliche Sekretär von Ranvir verehrt und liebt ihn.

Erke şirketi entropiyi çok sevmektedir.
Die Füsikerin liebt die Entropie.

Tanrı bizi şartsız olarak sevmektedir.
GOTT liebt uns bedingungslos!

Her insan güzel kokuyu sevmektedir.
Jeder Mensch liebt guten Duft.

Alex karısını çok sevmektedir.
Alex liebt seine Frau.

Hâlbuki o, başkasını sevmektedir.
Doch sie liebt einen anderen.

Ancak Hermia Lysanderi sevmektedir.
Lysander liebt Hermia ebenfalls.

Allah insanları çok sevmektedir.
Denn Gott liebt die Menschen!!!

Kallikrates Amenartesi sevmektedir.
der seinerseits jedoch Amenartes liebte.

İkisi dle birbirlerini çok sevmektedir.
Die beiden fanden Gefallen aneinander.

İkisi de birbirinden hem nefret etmekte hemde birbirini sevmektedir.
Beide liebten und hassten einander dafür.

Şüphesiz bilirim; O da beni sevmektedir.
Ich weiß gewiß, er liebet mich.

Ama o bir tek büyük annesini sevmektedir.
Er liebte nur seine herrliche Mutter.

Tom uzun süredir Maryyi sevmektedir.
Maria fühlte sich lange Zeit nicht geliebt.

Aslında bu kadar olumsuzluklara rağmen öğretmenler mesleğini sevmektedir.
Den fehlenden Gelingensbedingungen zum Trotz lieben Lehrkräfte ihren Beruf.

Çünkü bütün dünya kendi ülkesini ve toplumunu dolardan daha fazla sevmektedir.
Lieben ihr Land und ihren Dollar über alles.

Paro hala onu beklemekte ve sevmektedir.
Eduardo läuft ihm entgegen und liebkost ihn.

Amerikalılar şekeri sevmektedir.
Amerikaner lieben Zucker.