Vahşet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Film tamamen vahşet dolu.
Vahşet kaçınılmaz olarak nefreti getirdi.
Bu vahşet, Darwinist ırkçılığın dünyayı sürükleyeceği felaketin boyutunu gösteriyordu.
Sadece vahşet ve yıkım bu ülkeyi arındırmak olabilir.
Sonrasında vahşet.
O kapının ardında sakladığın bütün vahşet ortaya çıkıp seni rahatsız edecek.
Bu vahşet gerekli mi?
Kelime seçiminizin, vahşet konusunda teröristlerinkinden geri kalır bir yanı yok.
Vahşet ne zaman başlar.
Şiddet ve Vahşet.
En kötü zamanımda bile, hiç böyle bir vahşet işlememiştim.
Evet, Sovyet totaliter bir rejim ve vahşet taahhüt etti.
Vahşet şok edici''.
Vahşet ve yıkım getirir.
Hiç hayal etmediğiniz şiddet, yıkım ve vahşet olacak.
En kötüzamanımda bile, hiç böyle bir vahşet işlememiştim.
Acımasızlık ve vahşet üzerine kurulu olan Maonun öğretileri milyonlarca insanın katledilmesine neden olmuştur.
İstersen vahşet değil de aksiyon diyelim.
Bu şiddet, bu vahşet gerçekten bizim milli ruhumuzun bir parçası.
Çocuklara karşı vahşet.