VARLIK - Almanca'ya çeviri

Wesen
yaratık
varlık
bir wesen
canlı
özü
doğası
Asset
varlık
süje
aktif
Präsenz
varlık
mevcudiyet
Entität
varlık
Lebewesen
canlı
varlık
yaşayan
hayvan
yaratık
mahluk
Existenz
varoluş
var
varlığını
mevcudiyeti
Wealth
servet
varlık
zenginlik
Geschöpf
yaratık
varlık
canlı
yaratıcı
yaratmada
yaratımıdır
mahluk
Vermögen
servet
mal
varlıkları
parası
para
malvarlığı
Vermögenswerte
varlık
bir malın
Entity
das Sein

Varlık Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Trigon. Bu varlık, bir kız yaratmak için Dünyaya çağrılmıştı.
Das Wesen sollte auf Erden Trigon.
Bu varlık sadece Jaye görünür
Diese Entität ist nur für Jay sichtbar
Her varlık bir sırdır.
Schon jedes Lebewesen ist ein Geheimnis.
Sosyal medyada bir varlık geliştirmek, düşük bütçeli pazarlamada büyük olabilir.
Die Entwicklung einer Präsenz in Social Media kann ein großes Low-Budget-Marketing sein.
Özdeş ya da benzer varlık veya borçların aktif olmayan piyasalardaki kotasyon fiyatları.
Preisnotierungen für identische oder ähnliche Vermögenswerte oder Schulden auf Märkten, die nicht aktiv sind.
OptionBit Varlık Endeksi seçim için uzun bir listedir.
OptionBit Asset Index ist eine lange Liste zur Auswahl.
Bu varlık, dünyasının bizimkiyle, aynı olduğunu zannediyor.
Diese Existenz glaubt, dass ihre und unsere Welt dieselbe ist.
Belli ki bu varlık, bu… Gümüş Sörfçü… bulunmak istemedi.
Offensichtlich wollte dieses Geschöpf, dieser Silver Surfer, nicht entdeckt werden.
Tek bir varlık olmak için tekrar birleşelim.
Vereinen wir uns wieder zu einem Wesen.
Varlık Yönetimi.
Wealth Management.
Yıl varlık İngiltereden bağımsızlığını elde etti:
Jahr, dass die Entität Unabhängigkeit von Großbritannien Festland erreicht:
Varlık Bütünlüğü Yönetimi
Asset Integrity Management
Allah her varlık için bir yaşam süresi belirlemiştir.
Bei jeden Lebewesen hat Allah einen festen Termin gesetzt.
En önemli başlangıç noktam varlık, huzur ve dikkat.
Mein wichtigster Ausgangspunkt ist Präsenz, Frieden und Aufmerksamkeit.
Varlık seçimi ise tabi ki tamamen stratejiye
Die Auswahl der Vermögenswerte ist natürlich ganz von der Strategie
Her varlık olasılıkla çoğaldı… ve uzay-zamanda sonsuz ölçüde yayıldı.
Jede Existenz konnte sich mit einer Vielzahl von Möglichkeiten… in unendlichem Ausmaß in Raum und Zeit ausbreiten.
Evladım. Bu varlık Dünyaya bir kız getirmek için çağrıldı.
Das Wesen sollte auf Erden eine Tochter erschaffen. Mein Kind.
Bir Maliye Bakanı olarak varlık ve yükümlülük arasındaki… farkı bilmiyor musunuz?
Als Finanzminister kennst du Vermögen und Haftung?
Açıkçası, bu varlık, bu… Gümüş Sörfçü… takip edilmekten hoşlanmıyor.
Offensichtlich wollte dieses Geschöpf, dieser Silver Surfer, nicht entdeckt werden.
Varlık Yönetimi Ticari Bankacılık Global Bankacılık ve Piyasalar.
Wealth Management Commercial Markets Global tätig.
Sonuçlar: 548, Zaman: 0.0486

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca