YAPTILAR - Almanca'ya çeviri

machten
yapmak
yapıyor
yapar
yapabilirsiniz
yapabilir
yapacak
yapın
işi
hale
yapayım
taten
yapmak
yapar
yapıyor
yapabilirsiniz
şey
yapın
yapayım
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
bauten
inşa
inşa etmek
yapmak
kurmak
inşaat
üretmek
bina
oluşturun
üretecek
yapımı
angetan haben
schmiedeten
dövme
yapmalıyız
tuzaklardan ötürü
handelten
hareket
eylem
ticaret
davranmak
işlem
yapmak
takas
pazarlık
ilgili
harekete geçmek
machen
yapmak
yapıyor
yapar
yapabilirsiniz
yapabilir
yapacak
yapın
işi
hale
yapayım
tun
yapmak
yapar
yapıyor
yapabilirsiniz
şey
yapın
yapayım
gemacht
yapmak
yapıyor
yapar
yapabilirsiniz
yapabilir
yapacak
yapın
işi
hale
yapayım
macht
yapmak
yapıyor
yapar
yapabilirsiniz
yapabilir
yapacak
yapın
işi
hale
yapayım
getan
yapmak
yapar
yapıyor
yapabilirsiniz
şey
yapın
yapayım
tat
yapmak
yapar
yapıyor
yapabilirsiniz
şey
yapın
yapayım
hatten
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
hatte
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
bauen
inşa
inşa etmek
yapmak
kurmak
inşaat
üretmek
bina
oluşturun
üretecek
yapımı
gebaut
inşa
inşa etmek
yapmak
kurmak
inşaat
üretmek
bina
oluşturun
üretecek
yapımı

Yaptılar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Murphynin arabasına ne yaptılar.
Was sie dem Auto angetan haben.
Babam ve kız kardeşi Andrea akıl almaz şeyler yaptılar.
Mein Vater und seine Schwester Andrea taten Unaussprechliches.
O yüzden test yaptılar.
Also machten sie… täglich Tests.
(*) Klaus Schmidt:'' Onlar ilk tapınağı yaptılar.
Schmidts Buch„Sie bauten die ersten Tempel.
Onlardan öncekiler de aynen böyle yaptılar.
Solcherart handelten diejenigen vor ihnen.
Ve bazıları hata yaptılar, seni hayal kırıklığına uğrattılar.
Manche machen Fehler und manche enttäuschen Sie.
Bunu yaptılar.
Sie haben es.
Ona çürükleri gösterin. Bakın bize ne yaptılar.
Sehen Sie selbst, was sie uns angetan haben… Zeigt ihm die Prellungen.
Bazı insan kültürleri de, aynı şeyi yaptılar.
Manche menschliche Kulturen taten dasselbe.
Kendilerince bir plan yaptılar.
Sie schmiedeten einen Plan.
Grant ve ekibi önemli bir gözlem daha yaptılar.
Grant und sein Team machten noch eine weitere wichtige Beobachtung.
Naziler kendi uçan plakalarını yaptılar.
Die Nazis bauten ihre eigenen fliegenden Platten.
Bunu neden yaptılar ki?
Wieso tun die so was?
Onu bir aziz yaptılar, hepsi bu.
Zu einem Heilgen machen, das ist alles.
Yadigarı bizlere… nasıI bir beladan kurtulduğumuzu hatırlatması için yaptılar.
Es soll uns daran erinnern, was wir überlebt haben.
Dediler. Çalışanlar söylendiği gibi yaptılar.
Die DuPont-Leute taten, was man ihnen sagte.
Slovenler oyların yüzde 6sından azını yaptılar.
Slowenen machten weniger als sechs Prozent der Stimmen.
Ve Ajan Scullye ne yaptılar?
Und was sie Agent Scully angetan haben.
Bu adamlar Davut için bir saray yaptılar.
Diese bauten David einen Palast.
Bir hata mı yaptılar, gerçekten buraya mı aidim diye kendine sorular soruyorsun.
Du fragst dich selbst, ob sie ein Fehler gemacht.
Sonuçlar: 687, Zaman: 0.0416

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca