YOĞUN - Almanca'ya çeviri

dicht
yoğun
yakın
kapalı
kalın
sıkıca
kapatıyor
kapandı
kapattı
gür
yaklaşmayın
stark
güçlü
ağır
sert
sağlam
yoğun
daha
kuvvetli
büyük ölçüde
şiddetli
beschäftigt
meşgul
yoğun
istihdam
çalışmaktadır
işim var
ilgilendiriyor
yoğunum
heftig
sert
ağır
zor
yoğun
büyük
çok
ciddi
fena
güçlü
şiddetli
sehr
oldukça
pek
gerçekten
gayet
gerçekten çok
çok çok
epey
anstrengend
yorucu
zor
yoğun
çok yorucu
inatçı
stresli
Intensivkurs
yoğun kurs
fleißig
çalışkan
meşgul
yoğun
gayretli
özenle
sıkı
ausgiebig
yoğun
kapsamlı bir şekilde
bol bol
uzun uzun
geniş
çok
iyice
büyük
intensive
yoğun
şiddetli
bir şekilde
daha

Yoğun Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu yoğun günleri, yoğun zamanları.
Diese hektischen Tage, hektische Zeiten.
Yoğun kavrulmuş çekirdek?
Intensive Bohnenröstung?
Viyananın yoğun sokaklarından bıkmış olarak,
Müde von den belebten Straßen Wiens,
Toprak yoğun kirlenmişse, profesyonel kimyasallar kullanılır.
Wenn der Boden stark verschmutzt ist, werden professionelle Chemikalien verwendet.
Yoğun aylar başlıyor artık.
Dann beginnen die geschäftigen Monate.
Trafik çok yoğun ve otoparklar çok pahalı.
Der Verkehr ist zu dicht und die Parkplätze zu teuer.
John, bir süredir yoğun stres altındasın, tamam mı?
John, Sie stehen in letzter Zeit sehr unter Stress, ok?
Konuşurken sesim yoğun çıkmaz benim.
Ich klinge nicht heftig, wenn ich rede.
Çok yoğun olduğunu söyledi.
Er sagte, er sei zu beschäftigt.
Seksi öğrenci Amatör Çek yoğun kamu seks için ödenen.
Sexy Amateur tschechische Student ist für intensive öffentliche Sex bezahlt.
Günümüzün yoğun dünyasında, zamanın kimsenin kaybetmeyi göze alamayacağı en değerli kaynaktır.
In der heutigen hektischen Welt ist Zeit die wertvollste Ressource, die niemand sich leisten kann zu verlieren.
( Yoğun yaz aylarında saatler biraz uzar).
(Die Stunden sind während der belebten Sommermonate etwas verlängert).
Yoğun şehir merkezlerinde.
In geschäftigen städtischen Zentren.
Sonuçta, tarayıcıdaki JavaScript yoğun olay odaklı( DOM olayları).
Immerhin ist JavaScript im Browser stark ereignisgesteuert(DOM-Ereignisse).
Yoğun hareket ettirilen mobilyalar gerekli santimetreleri koruyacaktır.
Dicht bewegte Möbel sparen die notwendigen Zentimeter.
Kaza günü yoğun sis vardı.
Der Tag des Unfalls war sehr neblig.
Çok yoğun birkaç gün geçirdin.
Die letzten Tage waren anstrengend.
Kurban çok yoğun bir şekilde darp edildiğinden… ölüm nedeni belirlenemedi.
Dass die Todesursache unklar ist. Das Opfer wurde so heftig geschlagen.
Yoğun çalışma takvimi nedeniyle, eşinizle kaliteli zaman geçiremeyebilirsiniz.
Aufgrund des hektischen Arbeitsplans wirst du möglicherweise keine gute Zeit mit deinem Partner verbringen.
Hepimizin yoğun hayatları var.
Wir alle haben geschäftigen Leben.
Sonuçlar: 3233, Zaman: 0.0524

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca