YOK ETMEYE - Almanca'ya çeviri

zu zerstören
yok etmek
yok etmek için
yıkmaya
mahvetmeye
imha
tahrip
yoketmek için
bozmak için
parçalamaya
zu vernichten
yok etmek
ezmeye
imha
yok olma
yoketmek için
yok edersen
auszulöschen
yok etmek
yok
söndürmek
silmek
silip
dümdüz etmesine
nicht
değil
yok
olmaz
sakın
hiç
değiller
yapma
etme
bilmiyorum
sanmıyorum
auszurotten
yok etmek
yok
ortadan kaldırmak
ortadan kaldırabilir
kökünü kazımalı
kökünü kesmek
auslöschen
yok etmek
yok
söndürmek
silmek
silip
dümdüz etmesine
zur Zerstörung
die Vernichtung
yok etmek
imhası
yıkımın
annihilation

Yok etmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Eşin bizi yok etmeye çalıştı.
Dein Mann versuchte uns zu vernichten.
Almanlar neden Yahudileri yok etmeye karar verdi?
Warum haben die Deutschen beschlossen, die Juden auszurotten?
Geleceğin, düşmanı yok etmeye bağlı olmadığı sürece.
Bis die Zukunft davon abhängt, den Gegner auszulöschen.
Ardından Aires Projesinin ikinci aşaması olarak yeni liderimizin talimatıyla bütün muhaliflerini yok etmeye başlayacağız.
Dann koordinieren wir Aires Phase zwei, die Vernichtung aller Dissidenten auf ein Zeichen unseres neugeborenen Führers.
SkyNete karşı hani? Hepimizi yok etmeye çalışan YZ var ya?
Gegen Skynet. Die KI, die uns auslöschen will?
Kocanız bizi yok etmeye çalıştı.
Dein Mann versuchte uns zu vernichten.
Gezegenimizi yok etmeye mahkûm gibiydik.
Als wären wir dazu verdammt, den Planeten zu zerstören.
Bataryayı kendiniz yok etmeye çalışmayın.
Versuchen Sie nicht, die Batterie selbst zu ersetzen.
Evet, İspanyollar Hristiyanlığı getirdiklerinde… Amerikan yerlilerinin pagan ritüellerini yok etmeye çalıştılar.
Versuchten sie alle heidnischen Rituale der Indianer auszurotten. Ja, als die Spanier das Christentum mitbrachten.
Sinsice ve acımasız iblisler Etherniumun karşısındaki tüm yaşamları yok etmeye hazırlanıyorlar.
Heimtückische und gnadenlose Dämonen bereiten sich darauf vor, alles Leben auf dem Antlitz von Ethernium auszulöschen.
SkyNete karşı hani? Hepimizi yok etmeye çalışan YZ var ya?
Die KI, die uns auslöschen will. Gegen Skynet?
Hazırdır yok etmeye onu.
Bereit ihn zu vernichten.
Bataryayı kendiniz yok etmeye çalışmayın.
Versuchen Sie nicht, die Batterie selbst auszuwechseln.
Yıl önce dünyayı yok etmeye çalıştılar.
Sie haben vor 6O Jahren versucht, die Welt zu zerstören.
Avrupada nazi̇ler yahudi̇leri̇ sürgün etmeye ve yok etmeye başladi.
In ganz Europa beginnt das Naziregime, Juden zu deportieren und auszurotten.
Hepimizi yok etmeye çalışan yapay zeka?
Der künstlichen Intelligenz, die uns auslöschen will?
İslam neden yandaşlarını kendi baba miraslarını yok etmeye telkin ediyor?
Warum inspiriert der Islam seine Anhänger ihr eigenes Erbteil auszulöschen?
Bunu önlemek için de onlar beni yok etmeye çalıştılar.
Um das zu verhindern, versuchten sie, mich zu vernichten.
Az önce beni yok etmeye çalıştın.
Du hast gerade versucht, mich zu zerstören.
Bize karşı duracak bütün dünyaları yok etmeye hazır olun.
Wir werden alle Welten zerschmettern, die uns trotzen. Ist das nicht.
Sonuçlar: 388, Zaman: 0.0682

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca