Bir hayalet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Bulgarca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir hayalet sürüsü gibi bayır aşağı geldiler.
Bir hayalet yakaladınız tamam; ama ben neden buradayım?
Boş bir hayalet kasabası sadece.
O bir hayalet köpek.
Anne, tapınağın üzerinde bir hayalet varmış.
Dün?! Düne ait bir hayalet hikayesi dinlemek istemiyorum dostum.
Nasıl olurda bir hayalet, korkuttuğu insanlardan,
Her zaman bir hayalet gibi takip eder!
Bu adamlar bir hayalet olmak için eğitildiler.
Ona kocasının bir hayalet olduğunu söyleyemedim.
Bir hayalet ev.
Bir hayalet misali.
Bu arada bir hayalet gerçekten gelip yargıcı öldürecek mi?
Bakire bir hayalet olmalı.
Eğer bir hayalet ailesinin tekrar beraber olmasını istiyorsa, Uzun süre bekleyebilir.
Bu arabalar tıpkı bir hayalet gibi geçip gidiyorlar, görünmeden, hatırlanmadan.
Sadece, başka bir hayalet çift olacağız.
Bu, sıradan bir hayalet değil, Clark.
Peki, arkadaşlarının evinde gerçekten bir hayalet varsa?
O zamandan bu yana burası, asansörlü bir hayalet kasabaymış?