Gitmesine Turkce kullanımına örnekler ve bunların Bulgarca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gitmesine izin verilmez.
O gün gitmesine engel olsaydım bugün hâlâ hayatta olurdu.
Kimseye gitmesine ihtiyacı yok.
Charlienin gitmesine izin verdiğin için kızgınım ama Rachel için sana borçluyum.
Jensen olayını bilseydi, gitmesine izin vermezdi bugün.
Ben kendime kızgınım çünkü oraya gitmesine izin verdim.
Onunla gitmesine izin mi vereceksin?
Ne kadar ileri gitmesine izin vereceksin,?
Onun öylece gitmesine izin mi vermeliydim?
Onun gitmesine asla izin vermeyeceğim.
Yakalayın, gitmesine izin vermeyin!
Simon, onların konserlerine gitmesine izin vermiyordu.
Ailem kaçtıktan sonra hükümet onun gitmesine izin vermedi.
Eğer çocuğu seviyorsak… gitmesine izin vermeliyiz.
Burada durup izin veremezdim Elenanın hapise gitmesine.
Gitmesine izin vermemiş, onun malı olduğunu söylemiş.
Gece yalnız gitmesine neden izin verdiniz?
Faithin gitmesine izin verdin.
Hayır, gitmesine izin verdim.
Mollynin gitmesine izin verirsem, daha fazla oyun oynayamazsın.