GITMESINE - Almanca'ya çeviri

gehen
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
laufen
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor
weg
uzak
kayıp
ayrılmak
çıkmak
yolu
gitti
yol
uzaklaş
çek
gideli
ziehen
çek
taşınmak
gitmek
çekin
çekiyor
çeker
sürüklemek
taşınıyor
sürükleyin
çıkarmak
fahren
gitmek
sürüş
sürmek
gidiyoruz
binmek
götürmek
sürücü
araba kullanmak
gideceğiz
arabayla
sie los
gitsin
onu , hadi
ondan kurtulmak
ondan uzaklaş
bırak onu
ondan çekil
haydi o
raus
dışarı
çıkaracağım
çık
çıkar
çıkın
defol
git
çıkacağız
çıkış
buradan
muss
gerekir
gerekiyor
gereken
gerekecek
lazım
mutlaka
hemen
gerekiyor mu
şart
zorunda
geht
gitmek
gidiyor
gidip
yürümek
çıkmak
ayrılmak
gidelim
gidin
gider
läuft
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor

Gitmesine Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kuşaklıların gitmesine gerek yok.
Nun müssen die Gürtler ja nicht weg.
Karımın gitmesine izin ver.
Und lassen Sie meine Frau laufen.
Biraz zaman alıyor, fakat ben oların gitmesine izin veririm
Es braucht Zeit, aber ich muss diese Überzeugungen loslassen
Silahı bırakırsam gitmesine izin vereceksin.
Wenn ich die Waffe runternehme, lässt du sie los.
O durumda gitmesine de izin veremedik.
Konnten ihn nicht in seinem gegenwärtigen Zustand fahren lassen.
Tanrı Firavunun kalbini sertleştirdi, Firavun İsraillilerin gitmesine izin vermedi.
Gott versteinerte das Herz des Pharaos, deshalb ließ dieser die Israeliten nicht ziehen.
Samin gitmesine izin verirsen.
Lass Sam gehen.
Gitmesine izin vermeyin!
Lassen Sie ihn nicht weg!
Anlamazlar mı? Ya gitmesine izin vermelisiniz ya da onu yargılamalısınız.
Oder etwa nicht? Ihr müsst ihn laufen lassen.
Lucynin bu akşam işe gitmesine sevindim.
Eigentlich bin ich froh, dass Lucy heute Abend arbeiten muss.
Ya ödemeyi yap, yada Voyagerin gitmesine izin vereceğiz.
Zahlen Sie oder wir lassen die Voyager ziehen.
Tek bir arabanın bile kuzeye gitmesine izin verme!
Lass kein Auto nach Norden fahren!
Charlienin kendi başına gitmesine imkan yok.
Charlie darf auf keinen Fall alleine raus.
Doktor. Gitmesine izin ver.
Doktor, lassen Sie sie los.
Bu kızın Harvarda gitmesine nasıl izin verirsin?
Wie kannst du zulassen, dass sie nach Harvard geht?
Domun gitmesine neden izin verdiğimi sormuştun.
Wieso ich Dom gehen ließ.
Arkadaşının zırhınla uçup gitmesine izin verdin!
Lassen Ihren Freund mit dem Anzug weg fliegen!
Herkesin cepheye gitmesine gerek yok.
Es muss nicht jeder an vorderster Front laufen.
Lucynin bu akşam işe gitmesine sevindim.
Ich bin ganz froh, dass Lucy heute Abend arbeiten muss.
Vivianenın tek başına dışarı çıkmasına ve tatile gitmesine izin veriyor?
warum Elisha Viviane allein in Urlaub fahren lässt?
Sonuçlar: 864, Zaman: 0.1022

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca