GITMIŞ - Bulgarca'ya çeviri

отишъл
gitti
giderdim
gidip
giden
е изчезнал
kayboldu
kayıp
gitmiş
yok
yok olmuş
tükendi
няма
yok
hiç
asla
olmaz
hiçbir
olmadığını
hayır
artık
falan yok
kimse
отива
gidiyor
gider
gidecek
yakışmış
gideceğini
giden
gidiyor bu
mi gidiyor
o gidiyor
mı gidiyor
замина
terk
gitti
ayrıldı
çıktı
gideli
са изчезнали
kayboldu
kayıp
gitmiş
ortadan kayboldu
yok oldu
yok
ortada yok
tükendi
е ходил
gitmiş
yürüdüğüne
giden
gidiyormuş
gidiyordu
gidermiş
тръгна
gidiyorsun
terk
gitti
çıktı
ayrıldı
peşine
yola
giden
gidersem
sen gidiyorsun
е избягал
kaçtı
gitmiş
kaçak
tüymüş
firar
да е стигнал
gitmiş
ulaşmış
ulaşır

Gitmiş Turkce kullanımına örnekler ve bunların Bulgarca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Telefonlar gitmiş.
Телефоните са изчезнали.
Babam okula gitmiş ve Koç Zellmana artık futbol oynayamayacağımı söylemiş.
Бам е ходил в училище и е казал на треньор Зелман, че повече няма да играя футбол.
Atın biri veterinere gitmiş… Veteriner atın suratına bakıp ona.
Един кон отива на ветеринар и ветеринарят го поглежда и казва.
Seth gitmiş.
Сет е изчезнал.
Ama şimdi gitmiş. Kaybolmuş.
но сега го няма, загубен е.
İnşaata günlük işçi olarak çalışmaya gitmiş. Dördüncü kattan düşmüş.
Отишъл е да се труди на строежа и е паднал от 4-и етаж.
Neden gitmiş ki?
Защо е избягал?
Ruth gitmiş, İngilterede.
Рут замина, в Англия е.
Tüm dosyaları ve defterleri gitmiş, dijital hafızaları temizlenmiş.
Всички папки и бележници са изчезнали, хард дисковете- изчистени.
Sahiden aşçılık okuluna gitmiş.
Наистина е ходил в училище по готварство.
Jacksonın büyükannesi 1930larda hukuk fakültesine gitmiş, tamam mı?
Майката на Джаксън отива в училище по право през трийсетте, нали?
Takiya tek başına gitmiş!
Такия тръгна сам!
Bu. Hayır, kesinlikle gitmiş, Bayan Molly.
Не, със сигурност е изчезнал, мис Моли.
Tamamdır Şef. Lockdown benim kaçtığımı anlamadan uzayı derinliklerine gitmiş olacak.
Локдаун ще бъде далеч в космоса, преди да разбере, че ме няма.
Günün birinde okula gitmek yerine tek başına ormana gitmiş.
Един ден не отишъл на училище, а отишъл в гората сам.
Jimmy gitmiş.
Джими е избягал.
Kablolar gitmiş.
Кабелите са изчезнали.
Kardeşim gitmiş.
Брат ми замина.
Daha sonra, cesetten kurtulmak için koya kadar 15 kilometrelik yol gitmiş.
После отива на 15 км до реката, за да се избави от тялото.
Onu bulmalıyım, çok uzağa gitmiş olamaz.
Трябва да я намеря. Не може да е стигнал далеч.
Sonuçlar: 1194, Zaman: 0.1036

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Bulgarca