TAKIP ETMEK - Ingilizce'ya çeviri

to follow
takip
izlemek
uymak
peşinden
ardından
to track
takip
izlemeye
bulmaya
izini sürmeye
izini
izleyebilir misin
to pursue
takip
peşine
takip etmek
sürdürmeye
kovalamak
devam
izleme
to monitor
izlemek
takip etmek
gözlemlemek
izleyecek
denetleyecek
denetlemek
monitöre
to trace
izlemek
bulmaya
takip
izini
tracee
chasing
takip
kovalamak
peşinden
kovalarım
stalking
takip et
sapı
izlemene
gizlice sokulması
pursuit
takip
arayışı
peşinde
kovalama
bir meşgale
watch
dikkat
izleyin
nöbet
göz kulak
izle
saati
dikkat et
seyret
bak
izlerim
to keep tabs
to retrace

Takip etmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Pompeyi takip etmek için güneye gidiyorum. Hoşçakal mı?
Goodbye? i'm going south in pursuit of pompey?
Artık korsanları takip etmek yok. Tebrikler!
No more chasing after pirates. Congratulations!
Jack için arkadaşlarını takip etmek benim için ne kadar aldığını düşünüyorsun??
How long you think it take me to track your friends to Jack's?
Bağlantıda ki, basıncı, takip etmek zorundayız.
We will have to watch the pressure at the connector.
Görevimiz. Kamu görevlilerimizi takip etmek.
It is our duty to monitor our public officials.
Polisi takip etmek ne zamandır mesleğin oldu?
Since when is it your job to keep tabs on police?
Takip etmek, kurbanın peşinden gitme takıntısıdır.
Stalking's an obsessive pursuit of prey.
Takip etmek imkansız.
Making it impossible to trace.
Artık korsanları takip etmek yok. Tebrikler!
Congratulations No more chasing after pirates!
Alicei takip etmek için telefonun GPSini kullanabilir miyiz?
Think we can use the phone's gps to track alice?
Ona davayı takip etmek planlarını bildirdim ve o imzaladı.
Let him know your plans to pursue the case, and he signed off.
Artık, günün her dakikası, onu takip etmek zorunda değilim!
I don't have to watch him every second of the day anymore!
Wilmayı düzenli olarak takip etmek önemlidir.
It is important to monitor Wilma regularly.
Eminim dronlarımız takip etmek için tasarlanmadı.
Pretty sure our drones weren't designed for stalking.
Takip etmek imkansız değil ama zaman alır.
It's not impossible to trace.
Onu takip etmek için iki adam yollayın. Hoşçakal. Hoşçakal.
Bye. Send two men, tail him.- Goodbye.
Takip etmek için 20 yılını harcıyor. Bir somun ekmek çalan bir adamı.
The policeman who spends 20 years chasing a man for stealing bread.
Onu takip etmek için kullandığım sinyali değiştirdi. Ridley hayır!
Ridley, no! She's modified the original signal I was using to track her!
Bizi takip etmek için karının oğluna olan sevgisini kullanacak.
He will use your wife's love for her son to pursue us.
Evet. Amerikan askerî teçhizatını takip etmek için.
To keep tabs on American military hardware.- Yes.
Sonuçlar: 1079, Zaman: 0.0588

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Ingilizce