YAPMAK ZORUNDAYIM - Yunan'ya çeviri

πρέπει να κάνω
yapacağımı
yapmam gereken
yapmam gerekiyor
yapmak zorundayım
yapmam gerek
yapmam lazım
yapmam gerektiğini
etmem lazım
yapıyor olmalıyım
halletmem gereken
έπρεπε να κάνω
yapacağımı
yapmam gereken
yapmam gerekiyor
yapmak zorundayım
yapmam gerek
yapmam lazım
yapmam gerektiğini
etmem lazım
yapıyor olmalıyım
halletmem gereken
πρεπει να κανω
yapmam gerektiğini
yapmam gerekiyor
yapmak zorundayım
οφείλω να κάνω
yapmak zorundayım

Yapmak zorundayım Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Çıplak gözle değerlendirme yapmak zorundayım çünkü Hicks, getirdiğim dürbünleri saklıyor.
Είμαι υποχρεωμένη να κάνω εκτίμηση με το μάτι γιατί ο Χικς ζούλαρε τα κιάλια που έφερα.
Yapmak zorundayım, Mickey!
Πρέπει, Μίκι!
Bunu hızlıca yapmak zorundayım çünkü çok fazla zamanımız yok.
Θα πρέπει να είμαι σύντομος, γιατί δεν έχουμε πολύ χρόνο.
Neden bunu yapmak zorundayım?
Γιατί να πρέπει να το κάνω αυτό;?
Yapmak zorundayım, Şerif.
Πρέπει, σερίφη.
Yapmak zorundayım, anlıyor musun?
Είμαι υποχρεωμένη το καταλαβαίνεις;?
Ama bunu yapmak zorundayım yoksa ev işinin sonu gelmiyor.
Σήμερα είναι αναγκασμένη να εργαστεί, γιατί αλλιώς το σπίτι δεν τα βγάζει πέρα.
Çünkü yapmak zorundayım.
Γιατί πρέπει.
Yapmak zorundayım. Henüz öğrenmişse bile yakında öğrenecektir.
Πρέπει, θα το μάθει, αν δεν το έχει μάθει ήδη.
Bunu yapmak zorundayım Zhaan.
Hansel, yapmak zorundayım, tamam mı?
Χάνσελ, πρέπει. Εντάξει;?
Yapmak zorundayım bebeğim, baban yapmak zorunda..
Πρέπει, μωρό μου. Ο μπαμπάς πρέπει..
Ama ben sevkiyatı yapmak zorundayım her ne pahasına olursa olsun.
Όμως εγώ πρέπει να παραδώσω. Όποιο και να'ναι το κόστος.
İyi yapmak zorundayım.
Πρέπει να τo κάνω καλά.
Bir iğne yapmak zorundayım, aksi halde yolculuğu bitiremeyecek.
Πρέπει να του κάνω ένεση, αλλιώς δεν θα γυρίσει μαζί μας..
Ben yapmak zorundayım.
Ne yapmak zorundayım tam olarak?
Τι ακριβώς θα πρέπει να κάνω;?
Evet, yapmak zorundayım, Geneva.
Ναι, πρέπει, Γενεύη.
Söylemek pek istemem ancak sanırım yapmak zorundayım.
Πραγματικά δεν θα ήθελα να πω, αλλά νομίζω ότι είμαι αναγκασμένος.
Sonuçta bir uşağım yok ve kendim yapmak zorundayım.
Και αφού δεν έχω μπάτλερ, πρέπει να το κάνω ο ίδιος.
Sonuçlar: 264, Zaman: 0.0597

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan