A HACKER in Turkish translation

• bir hacker
• bilgisayar korsanı
• bir hackerı
• bir hackera
• bir hackerın

Examples of using A hacker in English and their translations into Turkish

I'm sort of a hacker.
Ben bir tür bilgisayar korsanıyım.

Chloe is working with the leader of a hacker group.
Chloe, bir bilgisayar korsanı grubunun lideriyle birlikte çalışıyor.

Well, how do we get the attention of a hacker?
Bir korsanın dikkatini nasıl çekeceğiz peki?

Are you crazy? A hacker never turns himself in.
Bir bilgisayar korsanı asla kendini ele vermez.

I am not a hacker.
Ben korsan değilim.

But I don't think that's a hacker!
Ama bir korsan olduğunu sanmıyorum!

I became a hacker, a hacktivist, because of you, the GFG.
Hacker oldum. Hacktivist yani. Senin sayende, GFG.

Is he really a hacker?
O gerçekten hacker mı?

He's not a hacker anymore. Now he's a murderer.
O artık hacker değil, bir katil.

Sometimes a hacker leaves a trail intentionally coded to cover their tracks.
Bazen hackerlar yerlerini gizlemek için kasten iz bırakır.

There was a hacker called Liam Fairfax.
Liam Fairfax adlı bir bilgisayar korsanı vardı.

You mean, like, a hacker?
Demek istediğin, hacker gibi mi?

Maybe he's got a crew that consists of a hacker and a mathematician.
Belki de bir matematikçi ve bir hackerdan oluşan bir takımı var.

Sir, I need a hacker that thinks like them.
Onlar gibi düşünen bir korsana ihtiyacımız var, efendim.

I will never date a hacker.
Bir bilgisayar korsanıyla asla çıkmam.

It's basically like a hacker signature.
Hackerın imzası gibi bir şey.

I'm not a murderer, Detective, or a hacker.
Ben katil veya hacker değilim, dedektif.

A thief? A hacker terrorist?
Bir hırsız mı? Hacker bir terörist mi?

A hacker terrorist? A thief?
Hacker bir terörist mi? Bir hırsız mı?

Huh… It said Do you want to meet a ghost? A hacker.
Hacker… yazıyordu.'' Bir hayaletle tanışmak ister misin?'' Huh.