ABILITIES in Turkish translation

[ə'bilitiz]
[ə'bilitiz]
yeteneklerini
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
güçlerini
power
strength
force
difficult
becerileri
skill
ability
proficiency
finesse
dexterity
the knack
resourcefulness
ingenuity
kabiliyetleri
ability
gift
talent
aptitude
skill
of competence
of flair
yetenekleri
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
yetenekler
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
yeteneklerimi
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
güçleri
power
strength
force
difficult
becerilerini
skill
ability
proficiency
finesse
dexterity
the knack
resourcefulness
ingenuity
kabiliyetlerini
ability
gift
talent
aptitude
skill
of competence
of flair
gücünü
power
strength
force
difficult
güçler
power
strength
force
difficult
kabiliyetler
ability
gift
talent
aptitude
skill
of competence
of flair
becerilerin
skill
ability
proficiency
finesse
dexterity
the knack
resourcefulness
ingenuity
becerilerinizi
skill
ability
proficiency
finesse
dexterity
the knack
resourcefulness
ingenuity
kabiliyetleriyle
ability
gift
talent
aptitude
skill
of competence
of flair

Examples of using Abilities in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
But do not underestimate this woman's abilities… all Bendrui are practised in potent magic.
Ancak kadınların gücünü hafife alma bütün Benduriler güçlü büyüler üzerinde çalışır.
Are you fond of men with magical abilities?
Sihirli güçleri olan adamları sever misin?
You acknowledged his abilities the least.
Onun becerilerini en az gören sendin.
Studies have shown that praising our kids' inherent abilities hinders their development.
Araştırmalara göre, çocuklarımızın doğuştan kabiliyetlerini övmek gelişimlerini engelliyor.
We all have psychic abilities.
Hepimizin psişik kabiliyetleri vardır.
He has other qualities, other abilities.
Onun da başka özellikleri, başka becerileri var.
Zimmerman was instrumental in the company's development of synthetic abilities.
Zimmerman, şirketin yapay güçler geliştirmesinde etkili bir rol oynamıştı.
Using his abilities, we can retake Wall Maria.
Onun gücünü kullanarak Sur Mariayı geri alabiliriz.
Like enhanced abilities, missing kids. Grandpa's work explored some strange stuff.
Büyükbabamın işi gelişmiş kabiliyetler… kayıp çocuklar gibi tuhaf şeyleri açığa çıkarmış.
Only his abilities are temporary and require physical touch.
Ama onun güçleri geçici ve fiziksel temas gerektiriyor.
I consider it important for my key officers to know each other's abilities.
Ben önemli subaylarımın… birbirlerinin becerilerini bilmesinin önemli olduğuna inanırım.
That thing that Bill was saying about disrupting Andromeda's communicative abilities.
Billin söylediği şu Andromedanın iletişim kabiliyetlerini bozma meselesi.
You have exceeded my abilities.
Becerilerin beni aştı.
Grandpa's work explored some strange stuff, like enhanced abilities, missing kids.
Büyükbabamın işi gelişmiş kabiliyetler… kayıp çocuklar gibi tuhaf şeyleri açığa çıkarmış.
Using his abilities, we can retake Wall Maria. Yes.
Onun gücünü kullanarak Sur Mariayı geri alabiliriz. Evet.
He has psychic abilities.
Psişik güçleri vardır.
There's a chemical compound that activates this gene, giving them unnatural abilities.
Bu geni etkinleştiren kimyasal bir bileşen var. İnsanlara doğaüstü güçler veriyor.
I'm trying to map the inmate's social and emotional abilities.
Hastaların sosyal ve duygusal becerilerini saptamak istiyorum.
A practice Earth to assess the abilities of the resident population.
Alıştırma dünyası. Üzerinde yaşayan nüfusun kabiliyetlerini değerlendirebilmek için.
You have exceeded my abilities.- No.
Hayır. Becerilerin beni aştı.
Results: 1860, Time: 0.076

Top dictionary queries

English - Turkish