Examples of using Anticipation in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Is high throughout Joseon. PREMIER KIM SHIN Anticipation for the Full Moon Fest Your Majesty!
The nerves for me is that anticipation of what we're about to do.
It's called Anticipation.
Your Majesty! is high throughout Joseon. PREMIER KIM SHIN Anticipation for the Full Moon Fest!
BAŞBAKAN KIM SHIN Dolunay Festivali için beklentiler… Joseon boyunca yüksektir. Majesteleri!The anticipation.- Yeah, sounds great.-: The retainers.
Evet, kulağa hoş geliyor.- Hizmetliler. Beklenti.Studies have shown that anticipation only heightens pain.
Yapılan çalışmalar, beklentinin sadece ağrıyı artırdığını göstermiş.Huge anticipation.
Büyük Beklentiler.sounds great. The anticipation.
Hizmetliler. Beklenti.Is high throughout Joseon. Anticipation for the Full Moon Fest.
BAŞBAKAN KIM SHIN Dolunay Festivali için beklentiler… Joseon boyunca yüksektir.Yeah, sounds great. The anticipation.- The retainers.
Evet, kulağa hoş geliyor.- Hizmetliler. Beklenti.There's something about the long drive out here, the anticipation.
Uzun araba yolcuğunda cezp edici bir şey var. Beklentiler.You will ruin my anticipation of the meals better than a ruined meal.
Yemek beklentimi bozmak tadı bozuk bir yemekten iyidir.They're only in love with the anticipation… of the emotions they're addicted to?
Bağımlısı oldukları duyguların beklentisine aşık olmasınlar sakın?Back! And the crowd rises in anticipation!
And the crowd rises in anticipation! Back!
Ve kalabalık umutla ayaklanıyor Geriye!Give me the anticipation.
Bana beklentiyi ver.Well, it started to build. And the anticipation.
Ve beklentiyse, evet o da yükseliyordu.And the anticipation, well, it started to build.
Ve beklentiyse, evet o da yükseliyordu.Election anticipation heats up in Turkey.
The preparation and anticipation.
