Examples of using Diego in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Not yet.- First trip without Chiara and Diego.
Chiarayla Diegosuz ilk seyahat olacak.- Henüz yok.Is Diego afraid of this pretty little necklace like everybody else around here?
Burada ki herkes gibi Diegoda bu hoş güzel kolyeden korkuyor mu?Diego. Talk to Diego, Delia won't bear it alone.
Diego. Diegoyla konuş, Delia yalnız yapamaz.Diego, what was the price last week?
Diego- geçen haftanın fiyatı neydi?Diego will probably be there, too.
Diegoda muhtemelen orada olur.Okay, Silver, I'm supposed to meet that Diego kid later.
Tamam, silver, Diegolu çocukla stüdyoda buluşmam lazım.This is Diego, right?
Diegosun, değil mi?Diego, we're changing the ending.
Diegoyla finalini değiştireceğiz.What could be worse than San Diego? San Diego?
Diego, right?- Right?
Adın Diegoydu, değil mi?Diego and Nadia were fighting. Right.
Pekâlâ. Diegoyla Nadia kavga ediyordu.Diego and Nadia were fighting. Right.
Diegoyla Nadia kavga ediyordu. Pekâlâ.Right. Diego and Nadia were fighting.
Diegoyla Nadia kavga ediyordu. Pekâlâ.Right. Diego and Nadia were fighting.
Pekâlâ. Diegoyla Nadia kavga ediyordu.They talked to Diego today.
Bugün Diegoyla konuştular.Hi, can I speak to Diego, please?
Merhaba, Diegoyla görüşebilir miyim lütfen?And at 13:15 Zulu time, we lost communications with San Francisco and San Diego.
Merkezi Dünya saatiyle 13:15 itibariyle San Fransisko ve San Diegoyla iletişimi kaybettik.We're just having a conversation with your boys Levi and Diego.
Senin çocuklar Levi ve Diegoyla sohbet ediyoruz.All right, Chance, your girlfriend is in the service entrance with Diego.
Tamamdır, Chance, kız arkadaşın Diegoyla birlikte servis girişinde.Meet Diego for lunch.
Öğle yemeğinde Diegoyla buluşma.
