FRIEND DIED in Turkish translation

[frend daid]
[frend daid]
arkadaşı öldü
arkadaşım ölseydi
arkadaşının ölmesinin
yakın dostum öldü
arkadasi ölünce
arkadaşı vefat etti

Examples of using Friend died in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
His dearest friend died today.
Bugün onun çok sevdiği bir arkadaşı öldü.
Two nights ago a friend died. Cigarette? Thanks.
Teşekkürler. Sigara? İki gece önce bir arkadaşım öldü.
If my best friend died… I would at least pretend to cry. Matt.
Matt! Eğer benim en iyi arkadaşım ölseydi… en azından ağlama numarası yapardım.
Because she feels a sense of personal failure and guilt that Billy that her friend died.
Çünkü o Billy'' nin onun arkadaşının ölmesinin kişisel hata ve suç duygusunu hisseder.
Our friend died and we came up here to get away from it but you can't get
Arkadaşımız öldü ve bunu unutmak için buralara geldik ama bunu unutamazsın
he just found out his best friend died.
en iyi arkadaşının öldüğünü öğrendi.
I went to work, went home… a friend died and I went to her funeral.
İşe gittim, eve gittim, bir arkadaşım ölmüş, onun cenazesine gittim.
Well… her dear little friend died, and left her to run the cafe on her own.
Şey… Pek sevgili arkadaşı vefat etti… ve kafenin tüm yükü ona kaldı.
A friend died and I went to her funeral. I went to work, went home.
İşe gittim, eve gittim,… bir arkadaşım ölmüş, onun cenazesine gittim.
And my best friend died, and your mother had remarried… In heartbreak,
Kalbi kırık bir zamanda, kocası ve de… benim en yakın arkadaşımın ölümünün ardından, annenizin
You are here to watch your beloved friend die.
Arkadaşının ölümünü izlemek için buradasın.
No, Gurgi not let his friend die.
Gurgi arkadaşının ölmesine müsaade etmiyor.
It's something I do now when a friend dies.
Bir dostum ölünce yaptığım bir şey.
We can't let our friend die now, can we?
Arkadaşımızın ölmesine izin veremeyiz, değil mi?
In the flesh, when a friend dies, we don't even want to see the body.
Bizzat bir arkadaşımızın öldüğünü gördüğümüzde cesedini bile görmek istemeyiz.
When a friend dies, we should not cry.
Bir arkadaş öldüğünde ağlamamalıyız.
They're mugging it up for the cameras the same day their friend dies.
Arkadaşlarının öldüğü bir günde kameralara şirinlik taslıyorlar.
As he watched his friend die, he lost his mind.
Arkadaşının ölümünü gördükten sonra aklını yitirdi.
Friends died.
Arkadaşlarımız öldü.
I let a friend die. I have killed men.
Bir de dostum öldü. Onları öldürdüm.
Results: 49, Time: 0.0425

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish