GRIDS in Turkish translation

[gridz]
[gridz]
şebekelerini
network
grid
ring
power
ızgaraları
grill
grid
barbecue
grate
barbeque
broiled
sistemlerini
system
grid
ağları
network
net
web
mesh
reticular
gridini
şebekesi
network
grid
ring
power
şebekeleri
network
grid
ring
power
şebekesine
network
grid
ring
power

Examples of using Grids in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
It will power the security grids.
Her iki geminin de güvenlik ızgarasına güç verecek.
Come on, Chakotay. One of the cube's shield grids is fluctuating.
Hadi Chakotay. Küpün kalkan ızgaralarından birisi dalgalanıyor.
Laser grids. That should slow him down a bit.
Bunlar biraz olsun onu yavaşlatmalı. Lazer ızgaralar.
Access to everything-- databases, grids.
Veri tabanları şebekeler.
Grids and coordinates locked.
Hat ve koordinatlar kilitlendi.
How many grids left?
Kaç bölge kaldı?
What in the blue blazes are you doing to my hopscotching grids?
Mavi ışıklar adına seksek çizgilerimle ne yapıyorsun? Ben?
Captain, the issue isn't the grids, sir.
Yüzbaşı, mesele koordinatlar değil, efendim.
Power grids, nuclear facilities.
Enerji hatları, nükleer tesisler.
let me draw some grids here.
şuraya tabloyu çizeyim.
Let's organize a wall, here, grids.
Şu işi bir organize edelim Duvar, Menfezler.
Captain, the issue isn't the grids.
Yüzbaşım, sorun koordinatlar değil.
All right, everyone's getting new search grids today.
Tamam, herkes bugün yeni arama kılavuzları alıyor.
The EU approved new rules for opening up gas pipelines and electricity grids to competition. Getty Images.
AB, doğalgaz boru hatları ve elektrik şebekelerini rekabete açmayla ilgili yeni kuralları onayladı. Getty Images.
Recently, the European Commission gave conditional approval to a joint application by Greece and Italy to link their natural gas grids via a pipeline across the Adriatic.
Kısa bir süre önce Avrupa Komisyonu, Yunanistan ve İtalyanın doğalgaz şebekelerini Adriyatikten geçen bir boru hattı ile birbirine bağlama konusunda yaptıkları ortak başvuruya şartlı onay verdi.
All right, I'm gonna lay out a path for you and try to bypass the main security grids.
Pekâlâ, sana bir yol çizeceğim ve ana güvenlik sistemlerini geçmeye çalışacağız.
are planning to expand their activities in Turkey by building power plants and buying distribution grids.
hidroelektrik santralleri kurarak ve dağıtım ağları satın alarak Türkiyedeki faaliyetlerini genişletmeyi planlıyorlar.
I noticed that and those power grids were designed by me.
çoğunu kullandılar ve güç şebekelerini ben tasarladım.
Thanks to high commander Anna's gift of blue energy, Timbal's power grids and infrastructure have been restored.
Baş Komutan Annanın hediyesi Mavi Enerji sayesinde Timbalin güç şebekesi ve altyapısı onarıldı.
power grids- they would all be vulnerable.
elektrik şebekeleri… Hepsi savunmasız hâle gelebilir.
Results: 86, Time: 0.078

Top dictionary queries

English - Turkish