IN THE MIRROR in Turkish translation

[in ðə 'mirər]
[in ðə 'mirər]
aynaya
mirror
looking glass
aynada
mirror
looking glass
aynadaki
mirror
looking glass
aynadan
mirror
looking glass

Examples of using In the mirror in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
You have to hide me, he's seen me in the mirror!
Beni saklamak zorundasınız, aynanın içinde olduğumu gördü!
She's hiding in the mirror.
Aynanın içinde saklanıyor.
I saw her singing in the mirror.
Onun aynanın içinde şarkı söylediğini gördüm.
And then as he looked in the mirror, he sort of saw her there.
Sonra, aynanın içine baktığında, sanki kadını görür gibi olmuş.
Do you all see her in the mirror?
Hepinizin aynalarda gördüğünüz şey de ne ola ki?
We saw the sea reflected in the mirror of the restaurant.
Restoranın aynasına yansımış denizi gördük.
And behold things as they truly are. Look in the mirror of reality.
Gerçeklik aynasına bak… her şeyin gerçekte ne olduğunu gör.
Something's happening in the mirror I have in my office.
Ofisimdeki aynanın içerisinde bir şeyler oluyor.
Look in the mirror at yourselves.
Aynalarda kendinize bakın.
A goddamn loser. I stopped looking in the mirror.
Aynalara bakmayı bıraktım. Ucube, lanet olası bir ezik.
It's just she's been in the mirror world so long.
Ayna dünyasında çok uzun kaldı.
Makes them more powerful in the Mirror Dimension. Their connection to the Dark Dimension.
Ayna Boyutunda daha güçlü olmalarını sağlıyor. Karanlık Boyutla bağları.
Their connection to the dark dimension makes them more powerful in the mirror dimension.
Ayna Boyutunda daha güçlü olmalarını sağlıyor. Karanlık Boyutla bağları.
Look in the mirror of reality… and behold things as they truly are.
Gerçeklik aynasına bak her şeyin gerçekte ne olduğunu gör.
Look in the mirror of reality.
Gerçeklik aynasına bak.
Drown in the mirror.
Aynanın içinde boğul.
Play cops and robbers in the mirror.
Aynanın karşısında hırsız polis oyna.
Their connection to the dark dimension makes them more powerful in the mirror dimension.
Karanlık Boyut ile olan bağlantıları onları Ayna Boyutunda daha güçlü kılıyor.
We always perceive something after reflection in the mirror of memory.
Bir şeyi, daima belleğin aynasından yansıdıktan sonra kavrarız.
What girl in the mirror?
Ne kızı ne aynası?
Results: 2196, Time: 0.0454

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish