KEV in Turkish translation

• kev
• kevin
• kev kev
• bir kev
• kev için
• kevini

Examples of using Kev in English and their translations into Turkish

Listen, Kev, about the other day… you have always been there for me.
Dinle Kevin, geçen gün için… Sen her zaman benimle beraberdin.

Kev, I think we have come a really long way since Homecoming.
Kevin, bence ilişkimiz başladığından bu yana çok yol kat ettik.

Kev doesn't… hasn't got a job, have you?
Kevin bir işi yok, değil mi?

And when I picked up those little brown lumps out of the microwave, Kev made this face.
O kahverengi topakları fırından aldığımda, Kevin böyle yaptı.

Tonight is the night. Come on, Kev.
Bu bizim gecemiz. Haydi Kevin.

I think she's in trouble, Kev.
Sanirim basi belada, Kevin.

I--it--it's what I want, Kev.
Bu- istediğim şey bu, Kevin.

Kev! Kevin, get a plate.
Kev, Kev, bir tabak getir.

Get a plate. Kev!
Kev, Kev, bir tabak getir!

Yeah, h-he's with Kev from Pepsi.
Evet, Pepsiden Kevinle birlikte.

Kev, come on.
Kev yapma böyle.

This one looks like Kev.
Buradaki Keve benziyor.

Look… Can I talk to Kev?
Kev ile konuşabilir miyim?

Kev has an old lawn mower.
Kevinda eski bir çim biçici var.

You seen Kev?
Kevi gördün mü?

We don't need Kev.
Keve gerek yok.

Kev isn't needed, leave him.
Keve gerek yok, bırak onu.

Kev and I're separating?
Kevden ayrılıyorum.- Ne?

Take Kev and get out of here!
Kevi de al git buradan!

Just talking to Kev about something.
Birşey hakkında Kev ile konuşuyordum.