RED DEVIL in Turkish translation

[red 'devl]
[red 'devl]
kırmızı şeytan
red devil
red demon
red devil
kızıl canavarım
the red monster
kırmızı şeytanı
red devil
red demon
kızıl şeytanı
red devil
kırmızı şeytanlar
red devil
red demon

Examples of using Red devil in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
The Red Devil could still be in the house.
Kızıl Şeytan hala evde olabilir.
The Red Devil kidnapped me and took me to his evil lair.
Kızıl Şeytan beni kaçırdı… ve şeytani sığınağına götürdü.
Herr Red Devil's on his tail.
Kırmızı Şeytan tam kuyruğuda.
It's just… maybe the Red Devil has the right idea.
Sadece… belki Kızıl Şeytan doğru yoldan gidiyordur. Bilmiyorum.
Oh, hey, Red Devil.
Ah, hey, Kırmızı Şeytan.
Me and the red devil, we're cool.
Ben ve kızıl şeytan iyiyiz.
Seriously. We fought the Red Devil before.
Cidden, daha önce Kırmızı Şeytan ile dövüştük.
But I'm a red devil.
Kızıl şeytan oldum.
If a big red devil with big teeth and claws comes to you.
Eğer büyük penceli ve kocaman dişli büyük kırmızı şeytan gelir ve.
Congratulations, Red Devil Killer.
Tebrik ederim… Kızıl Şeytan.
Red devil killer. Munsch: Congratulations.
Tebrik ederim… Kızıl Şeytan.
Red Devil Killer. Congratulations.
Tebrik ederim… Kızıl Şeytan.
Delche just got a notion how to make that red devil start talking.
Delchenin yeni bir fikri vardı ve her nasılsa bu kızıl şeytan konuşmaya başladı.
Gigi tased the Red Devil.
Gigi Red Devili elektrik tabancası ile vurdu.
We are all very impressed by your alleged escape from the Red Devil.
Hepimiz senin Kırmızı Şeytanın elinden sözde kaçışından çok etkilendik.
Look at all that fresh Red Devil.
Şu taze kızıl şeytanlara bakın.
I'm not climbing on that red devil.
O kırmızı şeytana çıkacak değilim.
Herr Red Devil's on his tail.
Kirmizi seytan tam kuyruguda.
There was a red devil who wanted to be friends with people.
İnsanlarla arkadaş olmak isteyen kırmızı bir canavar varmış.
I have it on good authority that the Red Devil is gonna kill someone in Zayday's haunted house.
Yetkililerden duydum ki… Kırmızı Şeytan, Zaydayın hayaletli evinde birini öldürecekmiş.
Results: 79, Time: 0.0397

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish