Examples of using Sciatica in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
She has sciatica.
Siyatik hastalığı var.But your sciatica!
Ama senin siyatiğin var!I have got sciatica!
Siyatik hastalığım var!Migraines one day, sciatica the next.
MiGRENi TUTMADIYSA, BU SEFER SiYATiGi AZMISTIR.Abernathy is on a sciatica walk, and the guard won't let us in until he's back.
start having dizzy spells, muscle spasms sciatica, you can't work any more.
birden baş dönmeleri… adale spazmları, siyatik başlar. Artık çalışamazsın da.Sciatica, stiffness, gout, rheumatism. arthritis, lumbago, Heart problem, back problem, emotional problem.
Kalp sorunları, sırt sorunları, duygusal sorunlar, kireçlenme, bel ağrısı, siyatik, tutulmalar, gut, romatizma.Mrs. Wan has been so worried about you these months that her sciatica has worsened.
Bu aylarda Bayan Wan sizin için o kadar endişelendi ki siyatik hastalığı kötüye gitti.neuralgia, sciatica, crippled back,
nevraljiye siyatiğe, sakat bele,My sciatica.
Siyatiğim tuttu.For your sciatica.
Siyatiğim için.I have sciatica.
Bende siyatik var.My… sciatica.
Gelirdim ama siyatiğim.My other sciatica.
Diğer siyatiğim.Sciatica, shingles, hernia.
Siyatik, zona, fıtık.Remember your sciatica.
Siyatiğini unutma.Oh, my sciatica.
Ah siyatiğim.He's got sciatica.
Ki kendisin de siyatik vardı.Agitated my sciatica.
Siyatiğim azdı.He cured my sciatica.
Siyatiğimi tedavi etti.
