STEALING THE TIME MACHINE in Turkish translation

• zaman makinesini çalmasına
• zaman geleceğe dönüp biffin deloreani çalmasını

Examples of using Stealing the time machine in English and their translations into Turkish

So what's up with the stolen time machine?
Çalınan zaman makinesini bulabildin mi?

You just have to steal a time machine.
Sadece bir zaman makinesi çalman gerek.

You stole a time machine, you killed innocent people… And you busted me out of jail.
Sen de beni hapisten kaçırdın. Zaman makinesini çaldın ve masum insanları öldürdün.

That was before we stole a time machine, became fugitives,
Bu biz zaman makinesini çalmadan, kaçak olmadan…

So we go back to the future, and we stop Biff from stealing the time machine.
Evet.O zaman geleceğe dönüp… Biffin DeLoreani çalmasını engellemeliyiz.

That way, we don't risk anyone else stealing the time machine, and I won't risk accidentally running into my other self.
Böylece, birinin zaman makinesini çalmasına ve yanlışlıkla kendimle karşılaşmama engel oluruz.

Accidentally running into my other self. That way, we don't risk anyone else stealing the time machine, and I won't risk.
Engel oluruz. Böylece, birinin zaman makinesini çalmasına… ve yanlışlıkla kendimle karşılaşmama.

And I won't risk accidentally running into my other self. That way, we don't risk anyone else stealing the time machine.
Ve yanlışlıkla kendimle karşılaşmama engel oluruz. Böylece, birinin zaman makinesini çalmasına.

I want you to help me steal the time machine to save Jess.
Jessi kurtarmak için zaman makinesini çalmama yardım etmeni istiyorum.

Snuck in the garage and stole the time machine.
Garaja gizlice girip zaman makinesini çaldım.

Snuck in the garage and stole the time machine.
Garaja gizlice girip zaman makinesini çaldim.

Went back in time… stole the time machine, and gave the book to himself at some point in the past. Biff got the sports book.
Biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti ve geçmişte bir zamanda kitabı kendisine verdi.

Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time
Biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti

Biff got the sports book, and gave the book to himself at some point in the past. You see, while we were in the future, stole the time machine, went back in time..
Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, ve geçmişte bir zamanda kitabı kendisine verdi. zamanda geri gitti.

And gave the book to himself at some point in the past. Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time..
Biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti ve geçmişte bir zamanda kitabı kendisine verdi.

While we were in the future… Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time…
Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti…

And gave the book to himself at some point in the past. Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time..
Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, ve geçmişte bir zamanda kitabı kendisine verdi. zamanda geri gitti.

While we were in the future… and gave the book to himself at some point in the past. Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time..
Biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti ve geçmişte bir zamanda kitabı kendisine verdi.

Stole the time machine, went back in time, and gave the book to himself at some point in the past.
Biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti

While we were in the future… Biff got the sports book, stole the time machine, went back in time…
Lanet olsun. Yani, biz gelecekteyken Biff spor kitabını aldı, zaman makinesini çaldı, zamanda geri gitti