TO GET HIM BACK in Turkish translation

[tə get him bæk]
[tə get him bæk]
onu geri getirmenin
onu geri getirmekle

Examples of using To get him back in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I tried to get him back many times.
Birçok kez onu geri almaya çalıştım.
We need to get him back.
Onu geri bulmalıyız.
Now you want to get him back, eh?
Öylece bisikletimi çalıverdi. Şimdi de ondan öç almak istiyorsun ha?
Cause I needs to get him back.
Çünkü onu geri almam gerek.
What are we doing to get him back?
We need to get him back.
Onu geri götürmeliyiz.
She's trying to get him back, but Miss Frost is… formidable.
Onu geri almaya çalışıyor…-… ama Bayan Frost zorlu biri.
You wanted to get him back.
Ondan öcünü almak istedin.
I want to get him back.
Onu geri almak istiyorum.
And if we want to get him back, we have gotta get across that river.
Onu geri almak istiyorsak o nehiri geçmemiz gerekiyor.
Who would pay to get him back?
Onu almak için kim para ödeyecek?
Derek is alive and I'm gonna do whatever it takes to get him back.
Derek hayatta ve onu geri getirmek için ne gerekiyorsa yapacağım.
I'm going to get him back.
Gidip onu geri getireceğim.
Should I try to get him back?
Geri getirmeyi deneyeyim mi?
I promised to get him back soon, Dad.
Onu geri getireceğime söz veriyorum baba.
Did you try to get him back?
Ona yeniden ulaşmaya çalıştınız mı?
Are you willing to sacrifice anything, to get him back?
Onu geri getirmek için, Herhangi bir şeyi feda edeceğini mi söylüyorsun?
You're the one who said I should try to get him back.
Onu geri dönmeyi denememi söyleyenlerden biri de sendin.
I promise to get him back soon, Dad.
Onu geri getireceğime söz veriyorum baba.
Maybe in actuality they were trying to get him back.
Sadece geri almaya çalışıyorlardı. peşindeki adamlar onu yakalamaya değil.
Results: 124, Time: 0.0692

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish