ÇOCUK BAKIMI in English translation

child care
çocuk bakımı
çocuk bakımını
çocuk bakımından
çocuk bakıcısı
childcare
çocuk bakımı
çocuk bakımını
çocuk bakıcısı
child welfare
çocuk koruma
çocuk esirgeme
çoçuk koruma
çocuk sağlığı
çocuk sosyal yardım
çocuk refahının
çocuk bakımı

Examples of using Çocuk bakımı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Çocuk bakımı sektörü üzerine. Hayatın her dönemi.
From child care right on up. Every walk of life's an industry.
Çocuk Bakımı ve Görme Hakkı YasasıFince İsveççe İngilizce.
Child Custody and Right of Access ActFinnish Swedish English.
Aylık olduğu zaman, bebeği Halk Çocuk Bakımı Okuluna yazdırırız.
At six months the baby will be enrolled in the people's nursery school.
Daha fazla bilgi için: Çocuk bakımı.
Further information: Taking care of a child.
Daha fazla okuyun: Çocuk bakımı.
Read more: Taking care of a child.
Yılında yayımlanan Bebek ve Çocuk Bakımı eseri İlk 50 yılda İncilden sonra en çok satan kitap oldu.
Baby and Child Care was, throughout its first 52 years, the second-best-selling book, next to the Bible.
Dergi, ev hayatı, çocuk bakımı, yemek pişirme ve duygusal rahatlık ile ilgili makaleler ve bilgiler içerir.
The magazine features articles and information related to homekeeping, childcare, cooking and emotional wellbeing.
Zaman Bankaları tarafından üyelerine sunulan hizmetlerden bazıları şunlardır: Çocuk bakımı, Hukuki danışmanlık,
Services offered by members in timebanks include: Child Care, Legal Assistance,
diş sigortasını, çocuk bakımı, ulaşımı… mülk tahsilini,
dental child care, transportation, housing,
Evet! ve bunu sağlamak için çocuk bakımı. Eşit işe eşit ücret talep ediyoruz.
We demand equal pay for equal work, Yes! and the childcare to enable that.
Pennsylvania Çocuk Bakımı.
PA Child Care.
Bunun dışında kadınların erkekler gibi aynı zamanda tebliğ sorumluluğunu taşımaya çağrıldığını ve erkeklerin çocuk bakımı sağlayarak kadınların katılımını kolaylaştırmaları gerektiğini söylerler.
They further say that women, like men, are also urged to carry the responsibility of Tabligh and that men should facilitate women's participation by providing childcare.
Yılları arasında Şehit Çocukları Ulusal Evinde hijyen ve çocuk bakımı dersleri verdi.
From 1920 to 1922, she served as professor in hygiene and child care at the National Home for Military Orphans 1920-22.
Ebeveynlerin yapacak daha önemli şeyleri var, yapacakları zaruri şeyler… konut, yiyecek ve çocuk bakımı için para kazanmak gibi.
Like earn money to pay for housing and food and childcare. Parents have more important things to do, essential things to do.
Mary Hope Curtiste bütçe planlama, Sarah Plaut Gromberg Kliniğinde çocuk bakımı dersleri alıyorum.
Laura Bates Greeley and budget-making at Mary Hope Curtis and child care at the Sarah Plaut Gromberg Clinic, you know, here at the medical school.
yapacakları zaruri şeyler… konut, yiyecek ve çocuk bakımı için para kazanmak gibi.
essential things to do, like earn money to pay for housing and food and childcare.
Eğitimimiz için ona yardım ettiler, gece çalışırken ona çocuk bakımı sağladılar.
break on our education, they gave her child care when she worked late at night, and the church centers her.
İkinizle biraz daha dalga geçerdim ama bedava çocuk bakımı bulmak zor.
But it's really hard to find free childcare. I would make fun of you two some more.
Ebeveynlerin yapacak daha önemli şeyleri var, yapacakları zaruri şeyler… konut, yiyecek ve çocuk bakımı için para kazanmak gibi.
Essential things to do, like earn money to pay for housing and food and child-care.
Kendi topluluğu için yerel hizmet sağlamakla ilgilenebilir: çocuk bakımı, yerel teslimatlar, evcil hayvan bakımı..
She may be interested in providing local services to her community: babysitting, local deliveries, pet care.
Results: 87, Time: 0.0259

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English