AÇIKLAMALARI in English translation

statements
ifade
bildiri
demeç
beyan
açıklaması
sözleri
ekstresi
explanations
açıklaması
bir açiklama
bir izahı
descriptions
tarif
tanımı
eşkalini
açıklaması
tanımını
tanımına uyan
tanımlama
tasviriyle
remarks
sözler
yorumu
lafı
ifadesi
söyledi
explanation
açıklaması
bir açiklama
bir izahı
statement
ifade
bildiri
demeç
beyan
açıklaması
sözleri
ekstresi
description
tarif
tanımı
eşkalini
açıklaması
tanımını
tanımına uyan
tanımlama
tasviriyle
explain
açıklamak
açıklayın
izah
açıklayabilir mi
anlatmak
açıklar
anlatayım
anlatın
annotations
dipnot
notlama
ek açıklama
announcement
duyuru
anons
bildiri
ilanı
açıklamayı
bir açıklama
haberi

Examples of using Açıklamaları in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tüm bu yeni buluşlara rağmen, du Fayın fiziksel açıklamaları tarihe gömüldü.
Despite these new discoveries, Du Fay's descriptions of the physics are all lost to history.
Onların açıklamaları kafa karıştırıcı.
Their explanation was confusing.
SÄPO müdürü Ewa Tanguynin açıklamaları yurt dışında sert tepkilere yol açtı.
SAPO Director Ewa Tanguy statement has provoked reactions abroad.
Ve hak ettikleri işkencelerin açıklamaları. Meşhur kötü davranış örnekleri.
And explanations of the torture they earned. Famous examples of bad behavior.
Tam listesi ve açıklamaları liste programları
For a complete list and description of all the functions of list programs
Açıklamaları da'' Oluyor böyle şeyler!. Yangın çıkmış.
There was a fire and the explanation was"these things happen.
Ve hak ettikleri işkencelerin açıklamaları. Meşhur kötü davranış örnekleri.
Famous examples of bad behaviour, and explanations of the torture they earned.
İş açıklamaları kulağa hep cool geliyor.
Everyone's job description sounds so cool.
Açıklamaları da ayrıntılı ve son derece güvenilirdi.
His statement is detailed and seems highly reliable.
Bir açıklamaları vardır, eminim.
I'm sure they have an explanation.
İnsanlar çok daha basit açıklamaları olan şeylere inanabilirler.
People can believe things that have much simpler explanations.
İş açıklamaları kulaga hep cool geliyor.
Everyone's job description sounds so cool.
Anlayamadığımız korkunç şeylerin basit açıklamaları olduğunu düşünmek saflıktır.
It's naive to think that horrible things that we can't understand have simple explanations.
Albay Mitchell bu açıklamaları ordu ve donanmada gördüğü.
Mitchell's statement was justified.
O zamanlarda, neler olduğuna dair hiçbir mantıklı açıklamaları yoktu.
Back then, they had no other logical explanation for what was happening.
Tema açıklamaları buraya yazılacak… NAME OF TRANSLATORS.
The theme description goes here.
Senin yerinde olsam, açıklamaları Suttona saklardım.
If I were you, I would save the explanations for Sutton.
Aksaklıkları göstermek için yapmıştır. Albay Mitchell bu açıklamaları ordu ve donanmada gördüğü.
Mitchell's statement was justified… by the deplorable conditions in the army and navy.
Yani, tek yapabileceğim açıklamaları okumak.
Well, all I can do is read the description.
Kabul etmiyorum. Ve böyle mantık dışı açıklamaları.
I won't accept irrational explanations.
Results: 197, Time: 0.039

Top dictionary queries

Turkish - English