AÇARIM in English translation

open
açık
açmak
açar
açın
açıldı
açmama
açacağım
açılıyor
will get it
bakarım
alırım
getiririm
hallederim
açarım
alacağım
onu alırsınız
var ben bakarım
kaparım
will
olacak
eder
edecek
olur
gelecek
verecek
yakında
birazdan
olacak mı
hemen
i can
edebilirim
olabilirim
yapabilirim
verebilirim
yapabileceğim
edebiliyorum
edebileceğimi
alabiliyorum
mümkün
ben yapabilirim
turn
döner
geri
ihbar
açmak
dön
sırası
çevir
dönün
sıra
am gonna get it

Examples of using Açarım in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ben açarım.- Pizza!
Pizza!- I will get it!
Yeşil yap yoksa Garberın kafasında… bir delik açarım.
Turn to green or I will put a hole in Garber's head right now.
Hayır, ben açarım.
Ben açarım anne!
I will get it, Mum!
Eğer geminizin kapısını açmazsanız, ben açarım, gerekirse patlayıcı kullanarak.
If you will not open the vessel, I will, with explosives if necessary.
Söz veriyorum derhal aşağı iner ve kapıyı açarım.
I promise I will come right down and open the door for you.
Ben açarım, orası cereyan yapar!
I will get it, it's draughty out there!
Bekle Ben açarım.
Wait. I will.
Belki matbaanın arka tarafında çalışabilirim veya kendi yerimi açarım.
Perhaps I could work from the back of the print shop or open an establishment of my own.
Ben açarım. Hoşça kal.
I will get it. Bye.
Ben açarım.
I will be right.
Ve sonra onu Carmele götürürüm ve… küçük bir tuhafiye dükkanı açarım.
Open a small haberdashery… And then I will whisk her off to Carmel and.
Ben açarım. GYEOROO YAYINCILIK.
I will get it. GYEOROO PUBLISHING.
yoksa ben açarım.
open the door, or I will.
Ben açarım. Herif buralarda bir yerde.
I will get it. This guy's out there somewhere.
Belki ben de bir sergi açarım.
Maybe I will have the art show.
Ben açarım.- Pizza!
I will get it.- Pizza!
Boşluk açın yoksa ben açarım.
Make an opening. Or I will.
Ben açarım. Hayır.
I will get it. No.
Çekmeceyi aç, yoksa ben açarım.
Open the drawer or I will.
Results: 427, Time: 0.0373

Top dictionary queries

Turkish - English