ALGLER in English translation

• algae

Examples of using Algler in Turkish and their translations into English

Trias döneminden beri mikroorganizmaların morfolojilerinin çok az değiştiğini gösterececek şekilde 220 milyon yıllık bir kehribarın içinde bakteri, algler ve mantarlar bulunmuştur.
Bacteria, algae and fungi have been identified in amber that is 220 million years old, which shows that the morphology of microorganisms has changed little since the Triassic period.

günışığını şekere dönüştüren ufak, dinamik algler.
dynamic algae that turn sunlight into sugar.

Iki ayrılmış bölüm var. Gördüğün gibi dünya likenleri algler ve mantarlardan oluşuyor,
Is composed of an algae and a fungus, the quantum variety is also composed of two separate parts.

Iki ayrılmış bölüm var. Gördüğün gibi dünya likenleri algler ve mantarlardan oluşuyor,
Is composed of an algae and a fungus, You see, just as the Earth lichen the quantum

Algler, en iyi güneş ışıklı bölgeyi kapmaya çalışan yapının itici gücü olarak görev yapar.
The algae are the driving force of the construction with the aim of getting the best place in the sun.

Algler, diğer bitkiler gibi fotosentez yapabilmek için… güvenli bir alana ihtiyaç duyar.
Like all plants, when they photosynthesise, they produce energy. The algae get a safe home.

Algler, diğer bitkiler gibi fotosentez yapabilmek için… güvenli bir alana ihtiyaç duyar.
The algae get a safe home they produce energy. and, like all plants, when they photosynthesize.

Larvalar zamanlarının çoğunu algler, bakteriler ve yüzeydeki mikroorganizmalarla beslenerek geçirirler.
The larvae spend most of their time feeding on algae, bacteria, and other microorganisms in the surface microlayer.

Ve ardından ender görülen kuşlar, algler ve garip su bitkileri hakkında konuşmaya devam etti.
And then he's off, launching into more talk about rare birds and algaes and strange aquatic plants.

İlk hayvanlar çok ufaktı, tek hücreliydiler. Bunlar, algler, mercanlar ve ufak planktonik hayvanların oluşumuna yol açtı.
The first animals were tiny, single-celled organisms that gave rise to algae, coral, and tiny planktonic animals.

Ve bunlar, algler tarafından, yada yapraklar tarafından,
And these are three possibilities that we are working on to build hybrids, driven by algae or by the leaves at the end, by the most,

Soru şu alglere ne oldu?
Question is what happened to the algae?

Çünkü mayo giymeyerek algleri vücudunun hassas yerlerine davet etmiş oluyorsun.
Without a bathing suit, you're just inviting algae into your privates.

Algleri yemek için sualtında yürüyebilir.
It can walk underwater to eat algae.

Sudan, karides ve algleri süzmek için dizili kıllar vardır.
It's lined with bristles which filter out prawns and algae from the water.

Algini yemeye gelen salyangoz ve diğer otlayıcıları çıkarıyor.
That come to eat his algae. He removes snails and any other grazers.

Algini yemeye gelen salyangoz ve diğer otlayıcıları çıkarıyor.
He removes snails and any other grazers that come to eat his algae.

Alge salatası ve dönüştürülmüş idrar.
Algae salads and recycled urine.

Alge tarlasının bizi besleyecek kadar mahsul vermesi için iki ay gerek.
I figure two months until the algae farm produces enough to feed us.

Alge tarlasının bizi besleyecek kadar mahsul vermesi için iki ay gerek.
Produces enough to feed us. I figure two months until the algae farm.