ARABAYI ALIP in English translation

• take the car
• to get the car and
• take the truck and
• and was driving
• taken the car

Examples of using Arabayı alıp in Turkish and their translations into English

Arabayı alıp bizimle kuzeydoğu girişinde buluş.
Go get the car and meet us at the northeast entrance.

Arabayı alıp gideceğiz.
We will take the car.

Biri arabayı alıp, doktor getirsin.
Someone take the wagon and go for the doctor.

Sadece arabayı alıp gidelim. Güvenilir olamaz.
It cannot be trusted. Let's just get the car and drive.

Randi, arabayı alıp seni almamı ister misin? Çok yakışıklı.
Randi, you want me to get the car and pick you up? Very handsome.

Randi, arabayı alıp seni almamı ister misin? Çok yakışıklı?
Very handsome. Randi, you want me to get the car and pick you up?

Arabayı alıp ateşi üstüme çekeceğim.
I'm gonna take the car, draw his fire.

Bay Max arabayı alıp şehre doğru gidiyor.
Mr. Max is taking out the car to go to the city.

Arabayı alıp kuzeye doğru geliyorum.
I'm taking the SUV and I'm heading north.

Arabayı alıp şehir dışına çıktım.
Out on the highway. And I took that car.

Arabayı alıp, kilise kalıntılarını görmek istiyordum.
I wanted to drive out to the church ruins.

Arabayı alıp eczaneye uğrayarak onları alabileceğini düşündüm.
I thought you could take the car and drop in at the chemist's to buy them.

Arabayı alıp gitmiş. Nereye?
Gone where? He just took the car.

Arabayı alıp gitmiş. Nereye?
He just took the car.- Gone where?

Arabayı alıp bu çocukla bir kahve içmeye gideceğim.
I'm gonna take the car to go get some coffee with this guy.

Ben arabayı alıp koya gidiyorum. Peki.
I will take the car and go to the bay.- All right.

Neden arabayı alıp eve gitmiyorsun?
Why don't you take the car and go on home?

Al. Benim arabayı alıp, hemen uzaklaşın.
Take my car and leave with Mirre.

Neden arabayı alıp eve gitmiyorsun?
Take the car and go home?

Arabayı alıp bir markete gideriz.
We will take the car and go visit a mall.