Examples of using Arttırmıştır in Turkish and their translations into English
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu İngilterenin Hindistan ile olan bağlantısını güçlendirmiş ve İngilizlerin İran üzerindeki etkisini arttırmıştır.
katıldığı televizyon programları ve verdiği röportajlar ile gelirlerini arttırmıştır.
Bazı söylenceler deniz kızlarının kötü yönde kullanacakları ölümsüz bir ruhları olup olmadığı sorularını arttırmıştır.
inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
doğru söylemiştir Allah ve Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Te, Kuveyt rezervlerini bir gecede% 50 arttırmıştır, o zamanlar OPEC kotası,
doğru söylemiştir Allah ve Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Yüzyılda Portekizlilerin gelişi ve imparatorlukla ticaret için gelen bağlantıları, Aziz Xavierin misyonerlik faaliyetleri ve sonrasındaki Hollanda yerleşimlerinin varlığı, güneydeki Hıristiyan mevcudiyetini arttırmıştır.
para ve bankacılık sektörüne olan güveni arttırmıştır.
inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Sonraki senelerde yasanan ogrenci sayindaki artis, kolejin Southamptonin Highfield semtinde Back Lane( simdiki University Road) civarındaki şehirleşmemiş araziye kaydırılması için gereken maddi kaynakların sağlanmasına yönelik çabaları arttırmıştır.
doğru söylemiştir Allah ve Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Peygamberinin vaadettiği şey ve doğru söylemiştir Allah ve Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Halkların Demokratik Partisi 1 milletvekili arttırmıştır.
Allah da hastalıklarını arttırmıştır.
Allah da hastalıklarını arttırmıştır.
Kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını arttırmıştır.