Examples of using Asistanları in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bütün projenin en iyi kısmı ise, hepimizin kendi asistanları var.
USA Today.^ asistanları.
Şu anda karısı ve asistanları da kayıp.
Parlakta severim, yeni araştırma asistanları,… Ve aslına bakarsan, bugün başvuran ümit vadeden biriyle görüştüm.
Dr. Bell, asistanları şahdamar arter yırtığı olduğu düşünülen hastanın yanına götürüyorum.
Aynı yıl Müftünün asistanları Wolff ile bir araya gelip Filistinde Arap Nasyonal Sosyalist Partisinin kurulması için yardım istedi.
Sonra aynı şeyi memurlar ve yönetici asistanları için de yaparsın. Yeni politika kitapçıklarını sıralaman bitince sana ciltleme makinesini gösteririm.
Genelde, ilk yıllarındaki asistanları değerlendirirken ilk birkaç ayda
şehirdeki tüm eşcinsel asistanları arayıp, onlara ağızlarını içine sanki Justin Timberlake boşalacakmış gibi açmalarını söyle.
Garmin iQue Kişisel dijital asistanları( PDA) entegre Küresel Konumlandırma Sistemi( GPS) ile birleştiren bir dizi Garmin cihazlarıydı.
Genelde, ilk yıllarındaki asistanları değerlendirirken… ilk birkaç ayda hem iyi, hem de çok iyi olmayan deneyimlerle karşılaşılır.
üçüncü sanat yönetmeni asistanları Sanat Yönetmeninin direktifleri doğrultusunda çalışırlar.
Gaudinin asistanları Domènec Sugrañes i Gras,
İntörnlerle ilgili önemli bir bilgi… verdikleri zaman asistanları dinlemediğini yaz.
Burada Almanya doğumlu asistanları E. Walter Kellermann
AIDSden ölmek üzereyken podyumda yürüdüğünde… o zayıflıkla asistanları bile onu selam verirken tutuyordu.
Asistanları, uzak akrabaları ve üzerinden geçinenlerden oluşan
Yılının Mayıs ile Kasım ayları arasında asistanları Gustav Rose
zamanımın çoğunu beni patron yerine koymayan ve telefonu yüzüme kapatan asistanları aramaya harcıyorum.
Günlük işleriyle uğraşırlarken… soyguncular aniden ortaya çıktı. Birkaç saniye sonra baş veznedar ve asistanları.