Examples of using Atamazsın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Dur!- Onları uzaya atamazsın!
Beni dışarı atamazsın, ben senin erkek arkadaşınım!
Atamazsın beni ama.
Sen de beni buradan atamazsın, anlıyor musun?
Onu asla içinden söküp atamazsın… işte o şahıs.
Çocuğunu öylece birilerinin üstüne atamazsın, ve bundan birşeyler öğrenmesini bekleyemezsin.
İçerek içinden atamazsın onu Mickey.
Bu kadar kusursuz bayatlamış bir pastayı atamazsın.
Ve asla üzerinden atamazsın.
McCormickleri çöp gibi dışarıya atamazsın.
Hayır, derilerinin rengi yüzünden insanları bir kenara atamazsın.
Bunu benim üstüme atamazsın.
Bunu benim üzerime atamazsın.
On üçe servis atar, ama sen benle aşık atamazsın.
Bunu Chuckın üzerine atamazsın.
Bu zafer için çok çalıştık, şimdi havlu atamazsın.
Rachelı liseden beri tanıyorsun. Onu hayatından kestirip atamazsın.
Normal bir yer işte, beni dışarı atamazsın.
Hayatını bizim için bir kenara atamazsın çünkü biz beceriksiziz.
Her şeyin suçunu frekansa atamazsın.