Examples of using Avam in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Demek istediğim, siz Majestelerinin hayatının bu avam takımının peşinden giderek riske atılmayacak kadar değerli olduğudur.
Zengin ya da fakir, asil ya da avam eğer günah işlersek kefaretini ödemek zorundayız.
bilgisi olan biz avam Amerikalılara ihtiyaçları var.
Terbiyeden yoksun ama gücü ve bilgisi olan… biz avam Amerikalılara ihtiyaçları var.
Avam kamarasının RIPA-18 yasa tasarısını oylama zamanı çok yaklaşırken… kimin ideolojisi üstün gelecek?
Şimdi hükümet danışmanı Peter Mayhewun soruşturulması için kurulan Seçilmiş Avam Komitesi ile görüşmenin bulunduğu Westminsterdan canlı yayındayız.
Önümüzdeki salı Kral, meclis üyeleri… tüm Avam ve Lordlar Kamarası tamamen yok olacak.
Önümüzdeki salı Kral, meclis üyeleri… tüm Avam ve Lordlar Kamarası tamamen yok olacak.
meclis üyeleri… tüm Avam ve Lordlar Kamarası tamamen yok olacak.
Babam eskiden bunun avam bir iş olduğunu düşünüyordu. Ama artık umursamıyor.
Burada Avam ve Lordlar Kamarasının tüm üyelerinin yemin ettiklerine dair liste var.
Avam Kamarasına gittim,
Pervasız belki, avam kesinlikle, ama bundan çok daha zeki olduğunu sanıyordum.
Böyle zamanlarda sıradan ve avam konularda yazmak cesaret ister özellikle de yiyecek ve iş gibi.
Magna Cartaya olan 900 yıldan fazla sadakatimizin sonucunda türettiğimiz haklarımız, bizimle avam idaresinin yaratacağı anarşinin arasında duran tek şeydir.
adınız Cuma günü Avam Kamarasına iletilecek. Ne?!
hiç kimsenin avam doğmayacağı gibi.
Biraz avam.
Avam Kamarası.
Avam Kamarasına.