Examples of using Bütün övgüyü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bütün övgüleri hiç istememiştim.
Bütün övgüleri ben alamam.
Auggie bütün övgüleri haketti.
Başarılı olursam bütün övgüleri sen al.
Bütün övgüleri Alan Finea vermeniz gerek.
Orada öylece durup bütün övgüleri almasını izlemek zorunda kaldım.
Bütün övgü senin. Endişelenme.
Merak etme. Bütün övgüleri sen alacaksın.
Bütün övgü senin. Endişelenme.
Merak etme. Bütün övgüleri sen alacaksın.
Sen hediyeye dahil olup bütün övgüleri almak istiyorsun.
Gidip Ed Dykstrayı alalım, bütün övgüleri sen alabilirsin.
Teşekkür ederim, Vekilim, ama bütün övgüleri ben alamam.
Sorun değil, bütün övgüleri alamam.
Sorun değil, bütün övgüleri alamam.
Bütün övgüler Siva Reddy için!
Onun eseri bütün övgülerin ötesinde.
Bütün övgüyü o alacak.
Bütün övgüyü Emmett alacak.
Bütün övgüyü o aldı.