Examples of using Bütün kadınların in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bütün kadınların bu filikadan öteki filikaya geçmesini istiyorum.
Bütün kadınların Moskovayı terk ettiği doğru mu?
Diğer bütün kadınların kimliklerini tespit etmeliyiz.
Barbara, kitabını bütün kadınların aldığını biliyorum.
Bütün kadınların dikkatini üzerimde toplama çalışıyorum.
Düzüştüğün bütün kadınların aynı yararları sağlamamaları çok kötü.
Dünyadaki bütün kadınların yüzde 60ının adı Liz.
Bütün kadınların beni sevmesini, bütün erkeklerin bana cüzdanını vermesini sağla.
Çevremdeki bütün kadınların ne düşündüğünü duymaya başlamıştım.
Ve partideki bütün kadınların gözleri senin üzerinde.
Bütün kadınların zevki aynı olmaz.
Ben bütün kadınların tipiyim. Saçmalama.
Bu bütün kadınların, panter olduğunu göstermez mi?
Bunlar dairede bulunan bütün kadınların noter onaylı taşıyıcı annelik anlaşmaları.
Seviştiğin bütün kadınların adlarını hatırlayabiliyor musun?
Seyrettiğim bütün TV şovlarında, bütün kadınların dış seslendirmeleri var.
Öyle bir gösteriden sonra oradaki bütün kadınların sahibi olursun.
Hatta, bence'' suçluluk'' bütün kadınların göbek adı.
Yüzde 60ının adı Liz. Dünyadaki bütün kadınların.
Böyle bir zamanda bütün kadınların ne hissettiğini biliyorum.