BABAM ÖLÜNCE in English translation

father died
babasının öldüğü
babasının ölümünü

Examples of using Babam ölünce in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Babam ölünce her şeyi karşılamak için tekneyi satmam gerekti, bu yüzden.
When my dad died, I had to sell the boat to pay for everything, so.
Babam ölünce annem baba mesleğini devralmamı iyice kafasına taktı.
Well, when my dad died, she-- she just became all obsessed about me taking over the family business.
Annem ve babam ölünce, tarlalarla evi bana bıraktılar,
Both my parents died, but they left me the house and the fields,
Babam ölünce annem Gabele benim erkek rol modelimiz olmayacağından korkup kendini bunun en kötü versiyonuna dönüştürdü.
My mother was frightened that Gabe and I And my dad died, wouldn't have a male role model, so she transformed herself into the worst possible version of one.
Annem ve babam ölünce, tarlalarla evi… bana bıraktılar,
When my parents died, they left me the house and farm.
Evet. Annem ve babam ölünce, tarlalarla evi… bana bıraktılar, tek başıma yaşıyordum.
Yes. but they left me the house and the fields, so I was getting by on my own. Both my parents died.
Başbakan Halabi babamla iyi dostlardı. Annem ve babam ölünce beni yanına aldı.
Um-- my father was a dear friend to Prime Minister Halabi, and when my parents died, he took me in.
vermek isterdim size ama hepsi soldu, babam ölünce.
you some violets but they withered all when my father died.
Babam ölünce de kabus görmüştün.
You had nightmares when daddy died, too.
Annem ve babam ölünce buraya gömüldü.
Mother and father laid in there dying.
Babam ölünce çok düşündüm. Bilirsiniz.
You know, when my father died.
Babam ölünce delirdi ve tımarhaneye tıktılar.
After he died, she went mad and they sent her away.
Babam ölünce Tanrıya bakıp bu sözleri söyledim.
And when he died, I looked up to God and I said those words.
Babam ölünce milyarlar bana kalacak, ülkenin en zenginlerinden biri olacağım.
And become one of the richest people in the country. Upon my father's death, I will inherit several billion dollars.
Oyunculuğa, babam ölünce meşgul olacak bir şeyler olsun diye başladım.
When Dad died because I needed something to do. I started acting.
Ben de düşündüm ki babam ölünce aynısı benim başıma da gelecek.
And I thought… When my dad's gone, the same will happen to me.
Evet, gittim ama babam ölünce geri dönmek zorunda kaldım.
Yes, I went to college. But when he died, I had to come back.
Babam ölünce annem Gabele benim erkek rol modelimiz olmayacağından korkup kendini bunun en kötü versiyonuna dönüştürdü.
And my dad died, so she transformed herself my mother was frightened a male role model, into the worst possible that Gabe and I wouldn't have.
Maaş alabilmek için babam ölünce ayrılmak zorunda kaldı.
She had to quit when my dad died to get a regular paycheck.
Yıl önce babam ölünce, üzüm bağının işleri benim üzerime kaldı.
Years ago, my dad died. I took over his busi… his vineyard.
Results: 1744, Time: 0.0246

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English