Examples of using Bana çikolata in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Birazdan geri döndüğünde bana çikolata getirmiş olacaktın.
Birazdan geri döndüğünde bana çikolata getirmiş olacaktın.
Bir keresinde bana çikolata gönderdi.
Bir keresinde bana çikolata gönderdi.
Annen olabileceğini düşündüm. Bana çikolata veren hanımın Neyi?
Zaten o da bana çikolata verdi.
Hadi, adamım. Bana çikolata ver.
Anne, büyükanneme söyle de bana çikolata alsın!
Amerikan askerlerine yolu gösterdim ve bana çikolata verdiler.
Dam-i, o zaman gidince bana çikolata alsana.
Üzgünüm, Hannah.- Bana çikolata borçlusun.
Geçen sene bana çikolata ve çiçek almıştın. Ve dansa gitmiştik.
Ryan bana çikolata getirmiş.
Abim bana çikolata alır.
Abim bana çikolata alır.
Ben de diyordum Dean neden bana çikolata, çiçek ve minik ipek bir elbise gönderdi.
Willy Wonkaymışsın ve bana çikolata fabrikasını veriyormuşsun gibi?
Ve ben farkında olmadan puf! Her neyse, bana çikolata teklif etti!
Bana çikolatalı kek dediğinde anladım.
Bana çikolatalar aldın ve Allah biliyor ki… Onu öldürdün!