Examples of using Bana fahişe in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bütün Randwick Presbiteryan Cemaati önünde bana fahişe demişti.
Ve bana fahişe dedi.
Sonra bana fahişe dedi ve ben de cevabını verdim.
Ve bana fahişe dedi.
Bana fahişe diyorsun.
O arsız velet bana fahişe dedi.
O arsız velet bana fahişe dedi.
Sabah olunca bana fahişe deme.
Adamın karısı bana fahişe diyene kadar gayet güzeldi sonra bitti.
Kızın biri bana fahişe dedi, ben de onunla kavgaya girdim.
Bana fahişe dedi.
Hatta bana fahişe bile dedi.
Bana fahişe derler Ama prenses de.
Bana fahişe diyebilmek için ağzını düzelttiğine bile inanmıyorum.
Her zaman derim, bana fahişe dersen suratına yumruğu geçirmek isterim.
An2} Her zaman derim, bana fahişe dersen suratına yumruğu geçirmek isterim.
Orada oturup bana fahişe, kaltak, diyor ama ben ona niye diyemiyorum?
senin karın var, bana fahişe dedin, köpeğimiz öldü.
Öyleyse, kızların bana fahişe demelerine minnettarım, çünkü beni kıskanıyorlar Onlardan daha hoş ve ilgi çekiciyim.
Bana fahişe dediler.