Examples of using Bana vermişti in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sen gerçeği unutmayı tercih edebilirsin. Ama büyükannem onu bana vermişti.
Özel biri bana vermişti.
Hayır, onu bana vermişti.
Onu kızkardeşim bana vermişti.
Biri bana vermişti onu.
Babam ölmeden önce bana vermişti.
Küpeleri bana vermişti.
Seneler önce yüzüğünü bana vermişti… bende onun taşını koydurdum.
Anna bana vermişti çünkü onları evde tutmak istemiyordu.
Maddy bana vermişti.
Onları bana vermişti. Onlar benim.
Senin bir resmini bana vermişti. John Connor bir keresinde.
Okul isminizi bana vermişti, ama ben unuttum.
Pendergast bana vermişti.
Harlan Moore anahtarı bana vermişti.
Arkadaşım nöbet ilaçlarını değiştirdiğinde kalan klonazepamlardan birazını bana vermişti.
Hey, onu bana vermişti!
Ölürken, karıma vermem için bana vermişti.
Joe bu eşarbı bana vermişti.
Üç yıl önce üniversitedeki tişörtünü bana vermişti.